Bildiklerim hakkında yalan söyledim. Bilmediklerim için de yalan söyledim. | Open Subtitles | كذبت حيال ما عرفته، وبعدها كذبت حيال مالم أكن أعرفه |
Tamam. Mimarlık dergileri hakkında yalan söylüyor olabilir. | Open Subtitles | حسناً ، ربما هي كذبت حيال المجلة الهندسية |
Şimdi polis senin tedavin hakkında yalan söylediğimi biliyor. | Open Subtitles | ألان البوليس يعرف أننى قد كذبت حيال علاجك |
Tamam, o konuda yalan söyledim. | Open Subtitles | إنها متزوجة من مبشر مسيحي حسناً، لقد كذبت حيال هذا |
Tamam, baksana, bu konuda yalan söyledim. | Open Subtitles | حسناً، اسمعي .. لقد كذبت حيال الأمر |
neden bıçak hakkında yalan söyledin? | Open Subtitles | لمَ كذبت حيال السكين؟ |
- Korsan sikişi hakkında yalan söyledim. | Open Subtitles | -لقد كذبت حيال معاشرة قرصان . بجدية؟ |
Dönme sebebi hakkında yalan söyledi. | Open Subtitles | كذبت حيال السبب. |
Emil'e karşı birlikte kaldıkları evdeki davranışları hakkında yalan söyledi. | Open Subtitles | لقد كذبت حيال معاملتها لـ(إميل) في دار الأيتام |
Herneyse, Bradley hakkında yalan söyledim. | Open Subtitles | على أي حال (أنا كذبت حيال (برادلي |