Eğer bugün Bize yalan söylersen yalancı tanıklıkla suçlanacaksın. | Open Subtitles | لذا، إن كذبت علينا اليوم فيمكن أن تُتّهم بشهادة الزور |
Kütüphanede Bize yalan söyledi. Hamileliği hakkında yalan söyledi. | Open Subtitles | لقد كذبت علينا بالمكتبة وكذبت علينا بشأن الحمل |
Anlıyorum. Demek ki altı aydır Bize yalan söylüyordun. | Open Subtitles | أرى ذلك, حسنا هذا يعنى إنك كذبت علينا لمدة 6 أشهر |
Ve korkunç davranışın sırasında, Bize yalan söyledin. | Open Subtitles | و فى سبيل هذا السلوك الفظيع , كذبت علينا |
Bize yalan söyledin. Müşterilerinden ve arkadaşlarından para çaldın. | Open Subtitles | لقد كذبت علينا , وسرقت المال من الاصدقاء والعملاء.. |
Bu durum Bize yalan söylediğin ve anlaşmanın geçersiz olduğu gerçeğini değiştirmez. | Open Subtitles | على الرغم من حقيقة أنك كذبت علينا والإتفاق قد إنتهى فقد عملت على إخبار كلّ أصدقائك هنا |
Bize yalan söyleyip söylemediğinizi bilmek istiyoruz. | Open Subtitles | نريد ان نعرف ما اذا كنت كذبت علينا عفواً؟ |
Bir konuda haklıydı ama; Bize yalan söyledin. | Open Subtitles | لقد اخرتنا حقيقة امر واحد لقد كذبت علينا |
El-Kaide'nin önde gelen liderlerinden biriyle karşılaşmanla ilgili Bize yalan mı söyledin? | Open Subtitles | كذبت علينا بأمر مقابلتك مع احد رؤساء القاعدة؟ |
Hayır, anlaşmaya önce sen uymadın. Bize yalan söyledin. | Open Subtitles | .كلا، أنت من خرقت الإتفاق أولاً .لقد كذبت علينا |
Ya da Bize yalan söyledi ve ne yaptığını çok iyi biliyor. | Open Subtitles | أو أنها كذبت علينا و هي تعلم بالضبط ما تفعله |
Ve aslında bakarsanız, az önce Bize yalan söylediniz ve sizin olduğunuzu düşünüyorum. | Open Subtitles | ونظراً لحقيقة أنّك كذبت علينا للتو، فأخمّن أنّك كنت الفاعل. |
Bize yalan söyleyerek buraya kendi kendini tıktın. | Open Subtitles | أوه, انت من وضع نفسه هنا عندما كذبت علينا |
Anlaşmayı ilk sen bozdun. Bize yalan söyledin. | Open Subtitles | لا، أنت من أفسد الإتفاق أولاً، لقد كذبت علينا |
Bize yalan söyledin. Bize öğrettiğin her şeye ihanet ettin. Bize nasıl önder olacaksın? | Open Subtitles | كذبت علينا وحنثت بكلّ ما علّمتنا إيّاه، فأنّى تقودنا؟ |
Çünkü ilk etapta bu davada bizi niye istediği hakkında Bize yalan söyledi. | Open Subtitles | لأنها كذبت علينا لماذا أرادت لنا على الحال في المقام الأول. |
Üzgünüm, gerçekten ama Bize yalan söyledin. | Open Subtitles | أنا متأسف، أنا حقاً متأسف لكنك كذبت علينا |
Eski bir gazoz fabrikası varmış. Bize yalan söyledin. | Open Subtitles | انه فقط مصنع مشروبات غازية قديم لقد كذبت علينا |
Bilemeyiz. Bunca zamandır Bize yalan söylüyordu. | Open Subtitles | لا نستطيع, لقد كذبت علينا طـِـوال هذا الوقت |