Yoksa mahremiyetine saygı duymalı, itibarını korumalı ve onu rahat mı bırakmalıyız? | TED | أم علينا أن نحترم خصوصيته ، نحفظ له كرامته ونتركه وشأنه ؟ |
İtibarını geri kazanmalıydı, o da öyle yaptı ve başta hayal kırıklığına uğramış olsam da, zamanla bu tutumunu takdir ettim. | TED | كان عليه أن يسترد كرامته وفي البداية، مع أنني كنت محبطًا إلا أن هذا الموقف أعجبني |
Müşterim sadece bir yığın şıllığı... sahneye davet etmek zorunda kalmanın itibarını sarsacağını düşünüyor. | Open Subtitles | جل مافي الأمر أن موكلي يشعر بأن ذلك سيقلل من كرامته.. بأن يقوم بتقديم مجموعة من المومسات |
Birisinin itibarını mahvederken kendi itibarı da mahvolacak! | Open Subtitles | عندما يهين كرامة انسان لابد أن تهان كرامته أيضا |
Hazinemin gelirleri artarken, verdiği tavizler yüzünden halkının gözünde olmayan itibarı yerle bir olacak | Open Subtitles | وبينما تزداد خزائنى بالأموال,ستختفى كرامته فى عيون الشعب |
Yeniden, Haysiyetini kazanmıştı bu iş sayesinde. | TED | لقد استرجع كرامته كاملة بفضل ذلك العمل. |
Bir adama onurunu korunması için izin verilmeli. | Open Subtitles | المرء يجب عليه أن يراعي كرامته الإنسانية |
Oturan Boğa gelip görüşlerini söyleyebilirdi ama bu şekilde beyazlara olan itimatsızlığını kendi gururunu göstermiştir. | Open Subtitles | الثور الجالس ربما قال ما لديه و لكن هذا كان شكوكه في البيض و كذلك كانت كرامته |
İzin verirseniz, hem vatandaşı tatmin edecek hem de Çavuş Skinner'ın itibarını koruyacak bir çözüm biliyorum. | Open Subtitles | الآن، إن سمحتما ليّ، فأعتقد أن لديّ حل.. وسيرضي المدينة وسيسمح للعريف بالحفاظ على كرامته |
İtibarını zedelememek için bırak o da benle gelsin. | Open Subtitles | ، للمحافظة على كرامته . دعني أخذها للبيت |
Mac, itibarını toplayıp dans pistinin ortasına adım atmalısın. | Open Subtitles | اريد من ماك ان يجمع كرامته ويصعد الى وسط قاعة الرقص هذه. |
Onun itibarını zedeledik, bir adamın itibarı her şeyidir. | Open Subtitles | لقد أهنا كرامته و الرجل يحتاج كرامته |
Başkanın itibarını kurtarmak için 1 ay görevden uzaklaştırıldığını da. | Open Subtitles | تم توقيفك لمدة شهر بهدف إنقاذ كرامته. |
Hazinemin gelirleri artarken, verdiği tavizler yüzünden halkının gözünde olmayan itibarı yerle bir olacak | Open Subtitles | وبينما تزداد خزائنى بالأموال,ستختفى كرامته فى عيون الشعب |
Diğer şirketlerde iş ararken itibarı sarsılsın istemedik. | Open Subtitles | سمحنا له بالحفاظ على كرامته بينما يبحث على وظائف أخرى. |
Haysiyetini geri almak üzere olan bir oyuncak adam. | Open Subtitles | رجل دمية على وشك استعادة كرامته |
Haysiyetini harcayarak. | Open Subtitles | ولكن هذا على حساب كرامته |
Evet, bu ilişkiyi onarmak, Paul'un yaralı onurunu onarmasından daha farklı bir şey. | Open Subtitles | هذا يخص المحافظة على كرامته المجروحة أكثر من إصلاح هذه العلاقة |
İnsanlık nihayet onurunu geri kazanıyor. | Open Subtitles | الجنس البشري أخيراً قد بدأ بإستعادة كرامته |
İlk başarısız olduğunda, gururunu kaybetti. | Open Subtitles | أول مرة ، فقد كرامته. |