Ama senden nefret edemezdim, bu yüzden nefretim delice bir korkuya dönüştü. | Open Subtitles | لم أستطيع أن أكرهكِ ، لذا فقد تحولت كراهيتي إلى خوف مجنون |
nefretim kazmamı, devam etmemi sağladı. | Open Subtitles | و كراهيتي هذه ساعدتني على أن أستمر بالحفر |
Diyorlar ki, Pakistanlı çocuk göçmen çocuk... nefretimin kurbanıydı. | Open Subtitles | يقولون بأنه ضحية كراهيتي كان فتى باكستاني مهاجر |
Ama artık nefretimden o kadar emin değilim. | Open Subtitles | لكنني الآن لست متأكدة جداً من كراهيتي |
Küçükken onlara olan kinim çok derindi, bu yüzden kalbimden çıkaramıyordum. | Open Subtitles | عندما كنت صغيراً كراهيتي لهم كانت عميقة لذا حملت السكاكين ضدهم في قلبي |
Eger bir saniyeliğine benden nefret etmeyi kesersen belki O'nu birlikte geri getirebiliriz. | Open Subtitles | إن أمكنك التوقف عن كراهيتي لمجرد لحظه واحدة، ربما يمكننا أن نسترجعها. |
Senden ne kadar nefret ettiğimi tahmin edemezsin. | Open Subtitles | ليس بمقدورك أن تبدأ بمعرفة مدى كراهيتي لك |
Son birkaç aydır devam etmemi sağlayan nefretim değildi. | Open Subtitles | لم تكن كراهيتي ما أبقتني حيّاً خلال الشهريين الماضيين. |
nefretim beni dışlayanlara. Yani size, bayım. | Open Subtitles | إني كراهيتي مشحونة ضد مبغضيَّ، أيْ أنت، أيها البشريّ |
O anda tüm o suçluluğum, utancım ve kendime olan nefretim bir öfkeye dönüştü. | Open Subtitles | ,في هذه اللحظة, كل ذنبي ,كل خزيي ,كل كراهيتي لنفسي .تحولت إلى غضب شديد |
nefretim sönmeyecek. Düşmanlığım asla bitmeyecek. | Open Subtitles | كراهيتي ستغدو أبديّة، وعداوتي لن تموت أبد الآبدين. |
Senatör, benim nefretim zihnimi berraklaştırıyor. | Open Subtitles | أيها السيناتور , كراهيتي تمنحني صفاء الذهن |
Neden... nefretim ve kıskançlığım neredeyse en iyi arkadaşımı yok ediyordu. | Open Subtitles | كراهيتي وغيرتي كادت تدمر صديقتي |
Ve sana her sarilisimda hissettigin o sicaklik var ya sana olan nefretimin yanmasidir. | Open Subtitles | وأني كلما عانقتك، فإن الدفء الذي تشعرين به ناتج من كراهيتي التي تحترق. |
Size olan nefretimin üstesinden gelemeyeceğim sanırım. | Open Subtitles | لن أتخلص من كراهيتي لكم أيها القوم. |
nefretimin işareti üzerinde! | Open Subtitles | بعلامة كراهيتي! |
biricik sevgim, biricik nefretimden doğdu! | Open Subtitles | حبي الوحيد انبعث من كراهيتي الوحيدة |
Benim nefretimden bahsediyorsun. | Open Subtitles | تتكلمين عن كراهيتي |
Babama olan nefretimden yararlanmak istedin. | Open Subtitles | جئت للعب على كراهيتي لأبي |
Sahip olduğum tek kuvvet sana olan kinim. | Open Subtitles | القوة الوحيدة لدي هي كراهيتي لك |
-İşte, Biletlere sana bencil olduğumu göstermek için ve bencil olmaya da benden nefret etmeni durdurmak ve benden nefret etmeyi durdurmana da arkadaş olabilmemiz için ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | -حسنا إحتجت التذاكر لتري أني قادر على إنكار الذّات إحتجت أن أكون ناكر للذّات لتتوقفي عن كراهيتي |
Valinin telefon etmesinden nefret ettiğimi biliyorsunuz. | Open Subtitles | و أنتم تعرفون مدى كراهيتي للإتصال من قبل المحافظ |
Sanırım bana olan nefreti geçti, ama hala kötü kişiyim. | Open Subtitles | أعتقد بأنه تخطى مسألة كراهيتي لاكنني لا أزال الشخص السيئ |
Kuşkusuz sıcaklık, dar alanlar, yerin altına inmek rutubet, kapaklar, merdivenler, karanlık yankı ve Home Depot kovalarına ihtiyacımı gidermeye olan ünlü nefretimi depreştirdin. | Open Subtitles | حسناً من المسلم به ان صقل المعلومات هذا ضد كراهيتي المعروفة جداً للحرارة، الاماكن الضيقة النزول تحت مستوى سطح الارض |