ويكيبيديا

    "كريس أندرسن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • CA
        
    • Chris Anderson
        
    CA: Sol kesimdeki pek çok kişi yaptığı yorumlara rağmen kadınlardan bu kadar çok oy almasına şaşırdı. TED كريس أندرسن: الأمر محير لكثير ممن يُحتسبون على اليسار أن الكثير من النساء صوتت له، بغض النظر عن تعليقاته.
    CA: Doğru, biri sırf Trump'a oy verdiği için onun yaptığı veya savunduğu her şeye körü körüne bağlı diyemeyiz. TED كريس أندرسن: تمام فليس معنى أن أحدهم قام بالتصويت لـ ترامب، أن تكون موالاة عمياء لكل شيء قاله أو قام بدعمه.
    CA: David, öyleyse sıkça dillenen şu söylem: Trump'ın yükselişi ve zaferinin tek bir açıklaması vardır; çok ilkel ve içgüdüsel bir biçimde öfkeden faydalanıyor. TED كريس أندرسن: ديڤيد، غالبا ما تكون هذه هي القصة، ثم، يكون السبب الوحيد في نصر وصعود ترامب هو لعبه على وتر الغضب
    CA: Bunu bir adım daha ileriye götürsek ve belki senin derinleme bakışınla genişletirsek Steve Bannon'un dünya görüşüne doğru. TED كريس أندرسن: لنتعمق في ذلك، وربما نتوسع قليلا في رؤاك حول نظرة بانون للعالم.
    (Alkış) Chris Anderson: Ön sevişmeyle ilgili bir şeyler söyleyin; benim...bizim 12'yi de öğrenmemiz gerekiyor, ama hızlıca. TED تصفيق كريس أندرسن: تحدثي عن الملاطفة، أنا... نحن علينا أن نصل للفكرة 12، لكن فعلاً بسرعة.
    CA: Öyleyse şu anda sormamız gereken asıl soru neredeyse: Küresel bir kafa yapısına sahip olup aynı zamanda vatansever olunur mu? TED كريس أندرسن: فتقريبا الأمر أصبح السؤال الرئيسي لدينا اليوم هو: هل يمكنك أن تكون وطنيا ولديك عقلية عالمية في ذات الوقت؟
    CA: "Sürüye kurt indi" diye erkenden aşırı bağırıyoruz. TED كريس أندرسن: الإستغاثة الكاذبة عالية قليلا وقبل أوانها قليلا جدا.
    CA: Şimdilik son sorum gerçeğin ne olduğu ile ilgili. TED كريس أندرسن:سؤالي الأخير الآن حول ذلك السؤال المتعلق بالحقيقة.
    CA: Sizce taraftarlarının önemli kısmı Trump'a gerçeklerden daha fazla mı bağlı TED كريس أندرسن: هل تعتقد أن عدد كاف من داعميه لديهم ولاء أكبر للحقيقة عن أي ..
    CA: Sorunuz varsa lütfen elinizi kaldırın. TED كريس أندرسن: لو لديك سؤال هنا تفضل برفع يدك.
    CA: Peki Orta Amerika'nın sahil elitlerinde anlamadığı şey ne? TED كريس أندرسن: لكن ما الذي لا يفهمه وسط أميريكا عن النخبة الساحلية؟
    CA: Öyleyse internet buna kesinlikle katkı yapıyor. TED كريس أندرسن: وهكذا من المؤكد أن الإنترنت يساهم في ذلك.
    CA: Özür diliyorum Amerika, pardon. TED كريس أندرسن: أنا أعتذر. أنا آسف يا أميريكا.
    CA: Bütün bu yüzyılın aslında bir felaket olduğunu yazdın, güneşli günler bitti ve başımız ciddi dertte dedin. TED كريس أندرسن: لقد كتبت أن هذا البلد كان أساسا بمثابة الكارثة، أن عصر النمو المثمر قد انتهى وأننا في مشكلة حقيقية.
    CA: Seyircilerden bir soru daha alalım. TED كريس أندرسن:سنأخذا سؤالا آخر من الغرفة هنا.
    CA: Teşekkürler David ve Gretchen, bu olağanüstü sohbet için çok teşekkürler. TED كريس أندرسن: ديڤيد و جريتشن أشكركما شكرا جزيلا للمحادثة الرائعة حقا.
    CA: Belki sol kesimin açmazı da burada, aldığı destek ya ayıpladılar ya da şaşkına döndüler ve bunda bu itici özelliklerin rolü var sanıyorlar. TED كريس أندرسن: وإذن، ربما لليسار، هناك فخ ما هناك، لنوع من الإحتقار أو الإرتباك بسبب الدعم، بفرضهم أنه بسبب بعض السمات غير الجذابة.
    CA: Eleştirilerinize rağmen onu anlıyorsunuz, en azından, öyle görünüyor ki etrafını dinliyor şaşırtıcı çeşitlilikte sese kulak veriyor; aynı yerlerden gelme insanlar gibi değiller. TED كريس أندرسن: لكن، بالرغم من الإنتقادات التي حملتها عليه، يبدو أنه، على الأقل، أنه يستمع وللدهشة، يستمع لنطاق واسع من الأصوات؛ الأمر ليس مثل كل شخص يأتي من نفس الخلفية.
    CA: Bunu biraz konuşalım TED diyalaoglarından amacımız da zaten köprü olmaya çalışmak. TED كريس أندرسن: دعونا نتكلم عن ذلك لدقيقة، لأننا لدينا حوارات TED، نحاول مد جسور.
    Chris Anderson: TED diyaloglarının yeni bölümünde hoşgeldiniz. TED كريس أندرسن: أهلا بكم لإصدار جديد من محادثات TED
    Chris Anderson: O, Tamam. TED كريس أندرسن: حسناً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد