Seni, çılgın Asyalı arkadaşım olarak tanıştırıyordum. | Open Subtitles | كنت أشير لك كصديقي الأسيوي الغير تقليدي. |
Seni hep arabasız arkadaşım olarak hatırlayacağım. | Open Subtitles | لطالما فكرت بك كصديقي بدون سيارة |
Seni eşcinsel arkadaşım olarak kabul ettiğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعرفين بأنني أقبلكِ كصديقي الخليل. |
Her sene bu muhabir arkadaşım gibi çalışkan insanlara vergi ödetiyorsunuz. | Open Subtitles | كل سنة تخدعون مراسل صحفي مجتهد كصديقي هنا لكي يدفع الضرائب |
Aynı bu beyaz halının her yerine kanı akan sevgili arkadaşım gibi. | Open Subtitles | كصديقي العزيز الذي نزف دماؤه على تلك السجادة البيضاء |
Seni arkadaşım olarak çağırdım. | Open Subtitles | جَلبتُك في كصديقي. |
Ve arkadaşım olarak, dürüst olmak zorundasın, ve soruma cevap vermen gerek. | Open Subtitles | كصديقي أنت ملزم بالصراحة |
Ama sadece arkadaşım olarak değil. | Open Subtitles | لكن ليس كصديقي فقط. |
Ve arkadaşım olarak burada olduğunu söyleme sakın. | Open Subtitles | ولا تقل أنك هنا كصديقي |
Tamam o zaman, iyi bir arkadaşım olarak, Nİkki'den uzak dur. | Open Subtitles | إذن كصديقي الجديد ابتعد عن (نيكي)ـ |
arkadaşım olarak aşkım olarak... | Open Subtitles | كصديقي... . وكمحبوبي... |
arkadaşım olarak ayrıIıyorsun. | Open Subtitles | رحلت كصديقي |
arkadaşım olarak. | Open Subtitles | كصديقي |