Veya ağzına kadar dolu bir mezarlığı temizlemek için kullanan bomba kadar. | Open Subtitles | كانت كقنبلة عنقودية تبيد مقبرة مليئة بالموتى الأحياء |
Beni vurursan burası bomba gibi patlar. | Open Subtitles | حسنا تعرف يمكنك ان تطلق النار علي ومن ثم تشعل هذا المكان كقنبلة |
Basit bir şey arıyorum, el yapımı gibi görünen ateşleme düğmeli bir patlayıcı gibi, ya da borularla acemice birleştirilmiş bir bomba. | Open Subtitles | أبحث عن شيء خامّ كمادة متفجرة بمفتاح يبدو يدوي الصنع كقنبلة أنبوبية اُعدّت بتعجّل. |
Hemen bir şey bulsan iyi olur, atom bombası gibi. | Open Subtitles | من الأفضل أن تجدي شيئاً بسرعة كقنبلة ذرية |
Evet ve bu durumda, istedikleri her yorumu yazan ismi belirsiz bir grup insan atom bombası gibi geliyor, ve bu kesinlikle kılıçtan keskin. | Open Subtitles | نعم , وبالقضية, بعض من الشباب مجهولين يكتبون أي تعليقات يريدون تشعر كقنبلة ذرية, |
Dengeli değil de, daha ziyade dünyadan nefret eden, kötü büyüler yapan, patlamaya hazır bir bombaymış. | Open Subtitles | جايلز فى الـ 16 كان قليل التودد إلى أحد أكثر نشاطا فى السحر السئ و كراهية العالم الرجل كقنبلة موقوتة |
Bu bir saatli bombaydı patlamayı bekliyordu. | Open Subtitles | لقد كان ذلك كقنبلة موقوتة تنتظر حتى تنفجر |
Bürona bomba gibi düşecekler. - Patlamadan uzak dur, tamam mı? | Open Subtitles | سوف يضربون مفوضيتك كقنبلة ابقى بعيدًا عن الانفجار، اتفقنا؟ |
Saatli bomba gibi patlamasına çok az kaldığını. | Open Subtitles | ولن تكون فترة طويلة حتى ينفجر كقنبلة موقوته |
Bu aileler, nükleer bomba gibi gelirler | Open Subtitles | هؤلاء الأباء سيأتون إلي كقنبلة نووية |
Görünüşe göre bir şemsiyeye bağlanmış boru tipi bir bomba. | Open Subtitles | يبدو كقنبلة انبوبية صغيرة ملحقة فى مظلة |
Tanrım, sanki bir bomba patlayacakmış gibi. | Open Subtitles | رباه , تبدو كقنبلة على وشك الانفجار |
Bir kıvılcım.... ... burayı bomba patlamış gibi etkiler ve hepimiz ölürüz. | Open Subtitles | -ويمكن أن تنفجر كقنبلة قاتله أي شخص هناك |
Belki de bu gemiyi bir bomba olarak kullanabiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا استخدام هذه السفينة كقنبلة |
Onun sistemi patlamaya hazır bir saatli bomba gibiydi. | Open Subtitles | النظام الذي أنشأه كان كقنبلة موقوتة. |
Belki de bir şeyler değişiyor, saatli bomba çalışıyor. | Open Subtitles | ربما شيئاً ما يجري كقنبلة موقوتة |
Doğru söylemişler, Lou. Duman bombası gibi bir şey atmışlar. | Open Subtitles | إنّهم محقّون يا (لو) تبدو كقنبلة دخان مِن الجيش |
Başka bir sarsıntı bombası gibi görünüyor. | Open Subtitles | {\pos(195,225)}تبدو كقنبلة ارتجاجية أخرى.. |
Atom bombası gibi patlayacaksınız. | Open Subtitles | ستنفجرين كقنبلة نووية |
Büyük bir patlamaya yetecek enerjiyi içermez, ama çoğu durumlarda, bir şişe votka bulmak bir C-4 bulmaktan çok daha kolaydır. | Open Subtitles | إنه لا يحتوي على طاقة كافية لكي يؤهل كقنبلة من المستوى الأول ولكن في معظم الحالات يكون أسهل لك |