ويكيبيديا

    "كل الوقت الذي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kadar zaman
        
    • olan tüm zamanı
        
    • onca süre
        
    • süren doldu
        
    • bütün zamanı
        
    • zamanın
        
    • sürem falan
        
    Şaka yapıyor olmalısın. Yapma, bu kadar zaman takıldıktan sonra. Open Subtitles لابدّ وأنّك تمازحينني بربّك بعد كل الوقت الذي قضيته معك؟
    Bak evlat bana kalsa, istediğiniz kadar zaman veririm. Open Subtitles انظر، يافتي، إذا كان الأمر متروك لي، لتركتك تحصل علي كل الوقت الذي تريده، ولكنك تعرف،
    O yüzden sana ihtiyacın olan tüm zamanı vereceğim. Open Subtitles ولهذا سأعطيك كل الوقت الذي تحتاجه كل الوقت في العالم
    İhtiyacın olan tüm zamanı sana vermek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أمنحك كل الوقت الذي تريدنه
    Hapiste yattığım onca süre için bana milyonlarca dolar kefalet ödeyecekler adamım. Open Subtitles لديّ ملايين قادمة إلى طريقي ، بمجرد أن تسدد لي الولاية عن كل الوقت الذي قضيته في السجن
    - Tamam hadi süren doldu. - Hayır, sürem falan dolmadı. Open Subtitles ـ حسناً، هذا كل الوقت الذي لديك ـ كلا، ليس كل الوقت الذي لديّ
    Normalde dostlarımızla geçireceğimiz bütün zamanı onlar alıyor. Open Subtitles نعم، أبويك يأخذون كل الوقت الذي سنقضيه عادة مع الأصدقاء
    İstediğin kadar zamanın var ama sanırım ben biliyorum. Open Subtitles لك كل الوقت الذي تريده، لكن أعتقد أنّني أعرف.
    Tom, istediği kadar zaman kazandırsın. Open Subtitles وقت؟ حتى لو أحضر كل الوقت الذي في العالم
    Bunu oluşturmak için o kadar zaman harcadık, şimdi hepsi yıkılıyor çünkü ikiniz de yoksunuz. Open Subtitles ‫كل الوقت الذي أمضيناه في ‫بناء هذا الشيء، والآن، ‫الآن سيُدمر لأنكم لا ترغبون ‫في فعل هذا؟
    Sana istediğin kadar zaman verebilirim. Open Subtitles بإمكاني أن أمنحكِ كل الوقت الذي تريدينه
    ihtiyacın olan tüm zamanı al. Open Subtitles خذي كل الوقت الذي تحتاجينه
    Hapiste yattığım onca süre için bana milyonlarca dolar kefalet ödeyecekler adamım. Open Subtitles لديّ ملايين قادمة إلى طريقي ، بمجرد أن تسدد لي الولاية عن كل الوقت الذي قضيته في السجن
    - Tamam hadi süren doldu. - Hayır, sürem falan dolmadı. Open Subtitles ـ حسناً، هذا كل الوقت الذي لديك ـ كلا، ليس كل الوقت الذي لديّ
    Alabileceği bütün zamanı hak ediyor imkansıza yakın bir olasılığı değil. Open Subtitles إسمعي ، هو يستحق كل الوقت الذي بمقدوره أن يحصل عليه و ليس عمليّة إحتمالات نجاحُها ضئيل جدّاً
    Dünyanın bütün zamanı. Open Subtitles كل الوقت الذي في العالم
    İstediğin kadar zamanın var. Open Subtitles بإمكانِكِ الحصول على كل الوقت الذي تريدينه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد