Kazandığı her kuruşu evinde yalnız yaşayan annesine faturaları ödemesi için göndermiş. | Open Subtitles | أرسل كل سنت حصل عليه للمنزل لأم عازبة ليُساعدها في دفع الفواتير |
İşte bu yüzden Lionel Luthor'un bize verdiği her kuruşu geri ödemeye karar verdim. | Open Subtitles | لذلك قررت أن أدفع لليونيل لوثر كل سنت أقرضنا إياه |
Bunu bilmekten mutlu olacağım, paramın Her kuruşunu kaybettim . | Open Subtitles | ستكون سعيدًا جدًا عندما تعلم أنني خسرت كل سنت من أموالي الخاصة بدوري |
Bence her kuruşuna değer ve almak istiyorum. Oh, aman Tanrım. | Open Subtitles | اعتقد انه يستحق كل سنت و أريد ان ادفع ثمنه |
Biraz. Dinle kenardaki son kuruşuna kadar hepsini toplamanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تضع كل سنت لديك في أسهمنا، مفهوم؟ |
Size geri ödemeye niyetliyim her sentini. Asla iyilik istemem ben, bunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | أنا أنوي أنا أعيد لك كل سنت أنا لا أريد حسنه .تعلم |
Ya her senti verirsin ya da buradan çıkamazsın. Taşımaları gerekir. | Open Subtitles | كل سنت تدين به لنا وإلا لن تخرج من هنا على قدميك سنضطر إلى حملك |
her kuruşu izleyerek 17 şube açamazsınız. | Open Subtitles | لا تصل إلى 17 موقعاً عن طريق متابعة كل سنت |
Ever her kuruşu menajerim alıyordu dostum. | Open Subtitles | أجل ، وكيلي استحق كل سنت حصل عليه يا صديقي |
Unutma, özgür dünyanın kaderi senin ellerinde olabilir. Kokarca'yı çekmek için kazanabildiğin her kuruşu, mümkün olduğunca hızlı kazan. Tamam, sanırım. | Open Subtitles | تذكر أن مصير العالم الحر ربما بين يديك أربح كل سنت تستطيع بكل سرعة تمتلك لإخراج الظربان حسنا،أعتقد |
her kuruşu, o herifin dağıldığını görmeye değerdi. | Open Subtitles | كل سنت دفعته يساوي رؤية نهاية هذا الفتى |
Bir, paranın Her kuruşunu alacaksın. | Open Subtitles | الأول أنك سوف تحصل على كل سنت فى نصيبك |
O 700$'ın Her kuruşunu ödeyeceksin. | Open Subtitles | انت سوف تدفع كل "سنت" من تلك الـ700 دولار |
Kararınız Her kuruşunu hakediyor. | Open Subtitles | بمقدار 2 مليون ، وليس 20 نتائجكم كانت تستحق كل "سنت." |
Bana 12.000$'a mal oldu ve her kuruşuna değdi. | Open Subtitles | كلّفتني 12 ألف دولار، وكانت تستحق كل سنت منه |
her kuruşuna değdi..ama siz beni önemsemediniz. | Open Subtitles | وكنت ستستحق كل سنت منهم ولكنك غدرت بى |
her kuruşuna değdi. | Open Subtitles | تستحق كل سنت دفعته. |
Her şeyi yazıyorum. Kahrolası parayı son kuruşuna kadar yazıyorum. | Open Subtitles | ساكتبها في هذا الدفتر,سأدون كل سنت أنفقة |
Tıpkı eski karım gibi, ben daha oraya varmadan son kuruşuna kadar götürür. | Open Subtitles | مثل زوجةِ السابقة، تبحث عن كل سنت قبل أن يكون بوسعي الوصول إلى هنالكَ حتّى. |
Söz veriyorum, sana olan borcumu kuruşuna kadar faiziyle ödeyeceğim. | Open Subtitles | أقسم لك إن كل سنت أدين به لك ستسترده يا صاح |
Buna ne dersin Gary? Bana borcun olan 8 binin her sentini alana kadar maaşını haczedip garajına rehin koydurmama ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عن اذا صادرت اجورك و وضعت حق الحجز على مرآبك لغاية أن أخذ كل سنت من 8 ألف دولار التي تدينها لي؟ |
Ben kazandığım her senti hak ettim, ve toplum hizmetinde geçirdiğim yıllarda adaleti asla engellemedim. | Open Subtitles | جنيت كل سنت وفي كل سنواتي من الحياة العامة لم أعرقل العدالة أبداً |
Birileri paralarına el koyar diye korkuyorlar,hem de her sentine. | Open Subtitles | يعتقدون أن هناك من يأخذ أموالهم كل سنت قاموا بتوفيره |
Ve biraz olsun düşünürseniz, bence siz de farkına varacaksınız ki daha çok tahvil satın almak, yapılacak en doğru şey değil ama yapılacak tek şey olduğu aşikâr. | Open Subtitles | وانتم تفهمون انكم تدفعون كل سنت لشيء يستحق انه الشيء الوحيد الذي تستطيعون فعله |