Bu sefer değil. Yani, bu kez işler değişti. Her şey değişti. | Open Subtitles | إلا هذه المرة، فهذه المرة قد تغيّرت الأمور، كل شيء تغيّر. |
Ona sorunun ne olduğunu sordum ama tek söylediği beni nasıl sevdiğiydi ve bu olanlardan sonra Her şey değişti. | Open Subtitles | قلت لها مالأمر وكان قل ماقالته لي انها أحبتني ولاحقاً بعد هذا كل شيء تغيّر |
- Laneti kaldırdık. Her şey değişti. Dönüştükten sonra yazmak eskiden seni rahatlatırdı. | Open Subtitles | قمنا برفع اللعنة كل شيء تغيّر اعتادت أن تعطيك نوع من التحكم |
Evet, önce ben batırdım ve Her şey değişti. | Open Subtitles | نعم , قبل أن أفسِدَ الأمور و كل شيء تغيّر |
Her şey değişti de ondan. | Open Subtitles | لكن بعدها كل شيء تغيّر |
Sonra her şey Her şey değişti. | Open Subtitles | حسناً، من ثم كل شيء... كل شيء تغيّر. |
Her şey değişti. | Open Subtitles | -أجل، انسي هذا، كل شيء تغيّر . |
Şimdi Her şey değişti. | Open Subtitles | -الأن كل شيء تغيّر . |
Her şey değişti, Antonio. | Open Subtitles | كل شيء تغيّر (أنطونيو). |
Ama kazadan sonra Her şey değişti. | Open Subtitles | كل شيء تغيّر |
Her şey değişti. | Open Subtitles | كل شيء تغيّر. |
Her şey değişti. | Open Subtitles | كل شيء تغيّر. |
Siz ikiniz geldiniz Her şey değişti. | Open Subtitles | كل شيء تغيّر |