Şey, Sayın Mortimer, Size bizim bu bankamızı öneririm... her şeyi mevcut-- aradığınız güvenlik görevlileri. | Open Subtitles | حسنا سيد مورتيمر اريد ان اؤكد لك ان بنكنا هذا لديه كل شيء كل الحراسة التي تبحث عنها |
her şeyi mahvetmenden korkuyorum, her şeyi. | Open Subtitles | أنا خائف جدا من كونك ستفسد كل شيء كل شيء |
Fakat başarmak için üzerinde çok fazla çalıştığımız her şeyi yok etmene izin veremem. | Open Subtitles | ,ولكنني لا يمكنني أن أدعك تدمر كل شيء كل شيء عملنا من أجله وتعبنا لتحقيقه |
her şey, bana kalırsa -- yani önemli olan her şey -- her şey hariç ve madde hariç. | TED | سأخبركم أنها كل شيء; كل شيء مهم باستثناء كل الأشياء وباستثناء المادة. |
Eğer birlikte kalmaya karar verdiysek, senin hakkında herşeyi bilmeliyim. | Open Subtitles | أريد أن أعرف كل شيء ... كل شيء عنكِإنكنتِتريدينأننستمر معاً. |
Babanın istediği eğitim dışındaki her şeyi. | Open Subtitles | جربت كل شيء كل شيء ما عدا التدريب , الذي اراده والدك لك |
Dosyaları, dosya kabinlerini, kasanın içindeki her şeyi yok edin. | Open Subtitles | هياً, احرقو كل شيء كل الملفات, خزائن الملفات, الخزنة |
Şu andan itibaren size her şeyi öğreteceğim. Tüm yöntemlerimi. Tüm sırlarımı. | Open Subtitles | من الآن سأعلمكم كل شيء كل أساليبيّ وكل أسراري. |
her şeyi kaybetmenin nasıl bir olduğunu öğret ona. | Open Subtitles | جعل له معرفة ما تشعر به أحب أن أخسر كل شيء. كل الحق؟ |
Yarın o mahkeme salonuna gittiğim zaman kovulmak için bugüne kadar bütün rahatsız jüri üyelerinin bana yaptığı her şeyi yapacağım. | Open Subtitles | حسنا، سأذهب إلى قاعة المحكمة غدا وسأفعل كل شيء كل محلف مزعج فعله لي للحصول على رفضهم سأفعله لذلك القاضي |
Fizik anlayışımızı, solucan deliklerini, her şeyi, tüm anlayışımızı değiştirecek. | Open Subtitles | فهمنا عن الفيزياء، الثقوب الدوديّة كل شيء, كل شيء، كل شيء |
Sahip oldukları her şeyi onlara senin verdiğini düşünsene. | Open Subtitles | تخيل أن كل شيء كل شيءً يملكونه انت من اعطيته لهم |
Çocuk bakıyorum, burayı açtım benden yapmamı istediğin her şeyi ama her şeyi yaptım. | Open Subtitles | أنا أعتني بالفتى، فعلت هذا وأنا أفعل كل شيء كل شيء طلبته مني |
Her an ensende olacağım ve benden çaldığın her şeyi ama her şeyi, geri alacağım. | Open Subtitles | سأكون وراءك، و سأستعيدّ كل شيء .. كل شيء |
Her tarafı dolaştım ve her şeyi kontrol ettim. | Open Subtitles | مررت بكل مكان وتحققت من كل شيء كل شيء جاهز |
her şeyi berbat ediyor. Buraya kadardı. | Open Subtitles | لقد خرب كل شيء كل شيء قد انتهى |
her şeyi bilmek istiyorum. Her küçük inlemeyi. Her küçük kımıltıyı. | Open Subtitles | أريد أن أعرف كل شيء كل صغيرة و كبيرة |
Sonny her şeyi abartıyordu. | Open Subtitles | فعل كل شيء كل شيء تجاوز الحدود |
Hmm, hepsini tahmin edebiliyorum. her şey sana geliyor, Trev. | Open Subtitles | حسنا , انا اعتقد ان كل شيء كل شيء سيكون لك يا تريفور |
her şey yolunda. | Open Subtitles | كل شيء بخير الأن كل شيء كل شيء بخير تمام |
Biz doktoruz her zaman herşeyi kontol edemeyiz. | Open Subtitles | نحن الأطباء. لا يمكننا السيطرة على كل شيء كل الوقت |
Bu arada da intihar eden mahkumlarla ilgili herşeyi, herşeyi araştıracaksınız. | Open Subtitles | وفي هذه الاثناء تحرّو عن كل شيء كل شيء عن هؤلاء السجناء الذين انتحروا |