Her hafta sonu çocukları görmeye gelmen onları her gün araman? | Open Subtitles | تعلم، تأتي لرؤية الأولاد كل عطلة أسبوع تتصل بهم كل يوم؟ |
13 yaşından beri Her hafta sonu bisikletle gezeriz. | Open Subtitles | نحن نركب الدراجات كل عطلة أسبوع منذ كانت في ال13. |
Mohammed Al-Kaabi, Her hafta sonu kuşlarını uçurmak için şehir dışına çıkıyor. | Open Subtitles | محمد الكعبي يأتي من المدينة ليطيّر طائره كل عطلة أسبوع |
Başarabilirsin. Her hafta sonu sana yardım etmeye geleceğim. | Open Subtitles | يمكنك عملها، وسآتي كل عطلة أسبوع لمساعدتك. |
Shinjuku'da, her haftasonu bir araya gelen bu gençler... | Open Subtitles | الشباب اللذين اجتمعوا كل عطلة أسبوع في (شينجوكو) |
Her hafta sonu geleceğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتِ أنّك ستعودين إلى المنزل كل عطلة أسبوع. |
Şöyle desek, beni bir iş için Philadelphia'ya gönderecekler ama Her hafta sonu geleceğim. | Open Subtitles | حسناً, ما رأيك بـ... انا أعمل على حساب وسيضعونني في فيلاديلفيا لكن سأكون في المنزل في كل عطلة أسبوع |
Senin için Her hafta sonu eve gelmenin ne kadar zor olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعرف إلى أي درجة تصعب عليك العودة كل عطلة أسبوع. -أعرف. |
Her hafta sonu yollarda olacağız. | Open Subtitles | هذه لحظة الانطلاق، rlm; سنقوم بجولات كل عطلة أسبوع. |
Her hafta sonu Gin Joint'e giderdik. | Open Subtitles | (لقد كنا نخرج كل عطلة أسبوع إلى (جين جوينتس |
- Her hafta sonu Paris'e uçuyorum. | Open Subtitles | آخذها إلى " باريس " كل عطلة أسبوع |
Bunu her haftasonu yapıyoruz zaten. | Open Subtitles | لكننا نفعل هذا كل عطلة أسبوع |