Sizin için elimizden geleni yaptık. Umarım damak tadınıza uygundur. | Open Subtitles | لقد فعلنا كل ما نستطيع من آجلكم أتمنى أن يعجبكم |
"Onları durdurmak için elimizden geleni yapacağız." "Dediğimi duydun mu?" | Open Subtitles | ننا سنفعل كل ما نستطيع فعله من أجل أن نوقفه |
Ancak virüs ile mücadele edebilmek için elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | ولكننا نبذل كل ما نستطيع لمواجهة هذا التحدي وجها لوجه. |
Onu yakalamak için elimizden gelen her şeyi yaptığımızı bilmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تعلم بأننا نفعل كل ما نستطيع للقبض عليه |
Bence, Aang'in nerede olduğunu bilmesek bile, o hava donanmasını durdurmak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. | Open Subtitles | أعتقد أنه حتى و لو لم نعرف أين هو آنـج فستحتاج لعمل كل ما نستطيع لإيقاف سرب المناطيد |
Bak, Clark, artık Tek yapabileceğimiz deneyip onun haklı olduğunu ispatlamak. | Open Subtitles | انظر, كلارك, كل ما نستطيع فعله الآن ان نثبت انه كان على حق. |
Kızınıza bunu yapan adamı bulmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız, efendim. | Open Subtitles | سنفعل كل ما نستطيع لإيجاد الشخص الذي فعل هذا بإبنتتك, يا سيدي |
Sizin için elimizden geleni yaptık. Umarım seversiniz. | Open Subtitles | لقد فعلنا كل ما نستطيع من آجلكم أتمنى أن يعجبكم |
Acil bir durum olduğunu biliyorum. elimizden geleni yapacağız. | Open Subtitles | انا اعلم انها حالة مستعجلة وسوف نفعل كل ما نستطيع |
Evet pürüzleri gidermek için elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | نعم. حسنا، سيدتي، ونحن نبذل كل ما نستطيع لحل هذه القضايا. |
Buna mecbur kalmamanız için elimizden geleni yapıyoruz tamam mı? | Open Subtitles | نحن نفعل كل ما نستطيع لذلك لم يكن لديك ل، حسنا؟ |
Herkesin güvenliğini sağlamak ve bu durumu çabucak çözmek için elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | سنفعل كل ما نستطيع لضمان سلامه الجميع ولحلّ هذه الحالة بسرعة |
ve elimizden geleni yaparız, hatta fazlasını yaparız ama bizim kontrolümüzde değil | Open Subtitles | و نحن نفعل ما بوسعنا,و نفعل كل ما نستطيع و لا نستطيع التحكم فى هذا |
Bu ekonomik şartlarda o insanların işlerini korumak için elimizden geleni yapmalıyız. | Open Subtitles | والآن وكما يظهر لي، أننا وبهذا الاقتصاد الضعيف فيجب أن نفعل كل ما نستطيع لنساعد هؤلاء الناس ليبقوا في وظائفهم. |
Burayı güzel göstermek için elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | فعلنا كل ما نستطيع لنجعل المكان رائع من أجلهم |
- elimizden geleni yaptık, efendim. | Open Subtitles | لقد فعلنا كل ما نستطيع , يا سيدى |
Ailesine elimizden gelen her şeyi yaptığımızı söyledik. | Open Subtitles | قلت لعائلته أننا فعلنا كل ما نستطيع فعله |
Bunu yapanı bulmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. | Open Subtitles | كل ما نستطيع لكي نجد من فعل هذا. |
Bu çılgınlığa engel olmamız için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نفعل كل ما نستطيع... لإيقاف هذا الجنون. |
Tek yapabileceğimiz geçmişimizle barışmak... ve ondan ders almaya çalışmak. | Open Subtitles | كل ما نستطيع فعله هو أن نتعايش بسلام مع الماضي و نحاول أن نتعلم منه |