Sayın Hâkim, Tek istediğimiz, bize karşı adaletli davrandığınızı gösterecek bir uzlaşma noktası. | Open Subtitles | الكثير من الألعاب النارية هنا سيدي القاضي كل ما نطلبه هو حل وسط |
Öğrencilerimizden Tek istediğimiz sınavlarının tutarını karşılamak. Sınav başı 100 dolar. | TED | كل ما نطلبه من طلابنا هو تغطية تكلفة اختباراتهم 100دولار لكل امتحان. |
Tek istediğimiz gelip bir bakman ve iyice düşünmen. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو قدومك و ألقاء نظره على المكان |
Tüm istediğimiz bu. | Open Subtitles | هذا كل ما نطلبه |
Tüm istediğimiz bu. | Open Subtitles | هذا كل ما نطلبه |
Ama, önce, lütfen kızımızı bulmamıza yardım et. İstediğimiz tek şey bu. | Open Subtitles | لكن أولاً ارجوك ساعدنا بإجادها، هذا كل ما نطلبه |
Tek istediğimiz birşeyleri değiştirmemiz için bir şans. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو أن تقدمي لنا فرصة لإحداث تغيير. |
Tek istediğimiz huzur içinde yaşamak ve inançlarımızı yerine getirebilmek. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو أن نعيش بسلام ونؤمن بمعتقداتنا. |
Senden Tek istediğimiz bizi oraya geçirecek olan ... geçidi açan annenin kutusunu ödünç almak. | Open Subtitles | كل ما نطلبه منك هو إستعارة صندوق والدتك حتى نستطيع خلق نفق زمني للذهاب هناك. |
Tek istediğimiz insanları incitmeye son vermen, çünkü seni dinliyoruz. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو ان تتوقفى عن اذية الناس لأننا نستمع |
Hanımefendi, Tek istediğimiz savunmamızı yapmak için yeterli zaman. | Open Subtitles | سيدتي، كل ما نطلبه هو وقت كافٍ لتقديم حجتنا |
Sizden Tek istediğimiz, buraya açık kalple ve zihinle gelmeniz ve geri kalanını İsa'nın halletmesine izin vereceğiz. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو ان تأتوا بعقول وقلوب مفتوحه ونترك يسوع المسيح يقوم بالباقي |
Hey, dinle, Tek istediğimiz bizi grubun yeni üyeleri olarak görmeniz. | Open Subtitles | أصغ, كل ما نطلبه هو أن تعتبرنا كأننا أعضاء جدد في المجموعة |
Bak Tek istediğimiz bir güncelleme tamam mı? | Open Subtitles | انظر ، كل ما نطلبه منك هُنا هو تحديث ، حسناً ؟ |
Tek istediğimiz seni aradığımızda söylendiği yere gidip, söylenen şeyi yapman. | Open Subtitles | كل ما نطلبه منك في المقابل هو أن تذهب عندما نتصل بك حيثما نطلب منك أن تذهب وأن تفعل ما نطلب منك أن تفعل |
Tek istediğimiz, çok geç kalmış bir tartışmayı başlatmak. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو بدء محادثة لن تطول كثيراً |
Bizim Tek istediğimiz, Garcia'nın öldüğüne dair somut bir delil. | Open Subtitles | كل ما نطلبه منك دليل مادي أن غارسيا ميت |
Tüm istediğimiz bu. | Open Subtitles | هذا كل ما نطلبه |
Sayın Yargıç, istediğimiz tek şey, müvekkilimin bu kapıdan... | Open Subtitles | سيدي القاضي، كل ما نطلبه هو أن تسمح لموكلتي |