Evet, size dediğim Telefonda söylediğim gibi annem öldükten kısa bir süre sonra onu Calcutta'dan buraya getirdik. | Open Subtitles | أجل، كما أخبرتك على الهاتف أحضرناه من كالكوتا في الهند بعد وفاة أمي بفترة قصيرة |
Sana Telefonda söylediğim gibi bana bir olayda yardım ediyorsun. | Open Subtitles | .. أنت تساعدني في قضية كما أخبرتك على الهاتف |
Telefonda söylediğim gibi, kriz gibi görünüyor. | Open Subtitles | كما أخبرتك على الهاتف تبدو وكأنها سكتة دماغية |
telefonda dediğim gibi, taraf tuttuğumu zannetme. | Open Subtitles | كما أخبرتك على الهاتف لا أود الظهور بمظهر المتحيز |
telefonda dediğim gibi bize verdiğiniz kayıp kadının tarifine uyuyordu. | Open Subtitles | السائق كان في مقهى يستريح و عندما عاد وجدها في المقعد الخلفي و كما أخبرتك على الهاتف |
Telefonda söylediğim gibi durmak bilmiyor. | Open Subtitles | كما أخبرتك على الهاتف أنه لا يتوقف |
Ve telefonda dediğim gibi bize o kayıp kadınla ilgili verdiğiniz tarife çok benziyor. | Open Subtitles | و كما أخبرتك على الهاتف فهي تطابق مواصفات المرأة التي بلّغتنا عن فقدانها |
Sizi buraya zamanında getirmek isterdim ama telefonda dediğim gibi... | Open Subtitles | ويؤسفني أنك لم تصل في الوقت، لكن كما أخبرتك على الهاتف.. |