Güzel, düşündüğüm kadar kapsamlı değilmiş demek ki. | Open Subtitles | رائع، أَنا مسرورُة بأنهـا لم تأخذ وقتاً طويلاً كما أعتقدت |
On yaşımdan beri burnumu yaptırmak istiyordum ama düşündüğüm kadar kolay olmadı. | Open Subtitles | أردت إجراء عملية تجميل لأنفي منذ أن كنت في العاشرة لكنه لم يكن بسيطاّ كما أعتقدت |
Ve yumurta satmak düşündüğüm kadar kötü değilmiş. Aslında bir tür eğlence. | Open Subtitles | و بيع البيض ليس سيئا كما أعتقدت في الحقيقة هو نوع من المرح |
Senin düşündüğüm gibi biri olup olmadığını anlamak için. | Open Subtitles | أردت أن أعرف اذا كنت كما أعتقدت لا أحد أبداً |
Yukarıyı kontrol ediyordum ve, evet, düşündüğüm gibi, merdiven bir işe yaramıyor. | Open Subtitles | أنا كنت أقوم بعمل فحص فقط . و نعم , كما أعتقدت , ان السلم عديم الفائدة جداً |
Bu lanet şehri yönetmek, hiçte düşündüğüm kadar eğlenceli değilmiş. | Open Subtitles | إدارة هذه المدينه ليس مسلياً كما أعتقدت |
Şey, düşündüğüm kadar kalın kafalı değilsin. | Open Subtitles | حسناً، أنت لست سميك كما أعتقدت. |
Gerçekten de o an düşündüğüm kadar suçlu muydu? | Open Subtitles | هل كان مذنباً كما أعتقدت فى ذاك الوقت ؟ |
düşündüğüm kadar aptal değil. | Open Subtitles | .إنها ليست غبية كما أعتقدت |
düşündüğüm kadar işe yaramaz değilmiş. | Open Subtitles | ليس عديم القيمة، كما أعتقدت |
Hmm. Meğer Lemon, düşündüğüm... kadar psikopat değilmiş. | Open Subtitles | أتضح أن,(ليمون)ليست مضطربة كما أعتقدت |
Bu yeri düşündüğüm gibi bulup bulmadığımı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف هذا المكان أيضاً كما أعتقدت بأنني أعرفه |
Tam düşündüğüm gibi. Hiçbir insan bize yardım etmez. | Open Subtitles | كما أعتقدت ، لا يوجد بشري سيقوم بمساعدتنا الآن |
düşündüğüm gibi iki üç gangster etrafta dolanıyor. | Open Subtitles | إنهم يرافقون 2 أو 3 من قاطعي الطرق كما أعتقدت |
Tam düşündüğüm gibi. | Open Subtitles | كما أعتقدت تماماً |