Geri döndüğümde hayatımızın hâlâ orada, aynen bıraktığım gibi durduğunu görmek beni şaşırtmıştı. | Open Subtitles | عند عودتى كنت مندهشا أن أجد حياتنا مازالت هناك تماما كما تركتها... |
İşte burada. Tam bıraktığım gibi. | Open Subtitles | إنها هنا, بالضبط كما تركتها. |
Tıpkı bıraktığım gibi. | Open Subtitles | بالضبط كما تركتها |
Odası bıraktığı gibi duruyor. | Open Subtitles | اقد ابقيت غرفتها كما تركتها |
"Bu Darlene'in odası, aynen bıraktığı gibi." | Open Subtitles | (هذه هي حجرة (دارلين" " تماماً كما تركتها |
- Ben de seni, beni ve onu bıraktığın gibi, bir gezegenin ortasında, kaderine bırakmalıyım. | Open Subtitles | يتوجب عليّ أن أتركك كما تركتني كما تركتها ملقى في قلب كوكب ميت |
Hem de tam bıraktığın gibi... her ne kadar ticari anlaşmalar için... normalden biraz küçük olsa da. | Open Subtitles | وهي تماماً كما تركتها إنّما أصغر على إجراء الصفقات التجاريّة |
Her şeyi bıraktığınız gibi bulacaksınız. | Open Subtitles | ستلاحظين الامور أنها كما تركتها بالضبط |
Dalga geçme. İlk geldiğimde bıraktığım gibi. | Open Subtitles | إنها كما تركتها |
Odasını aynen bıraktığı gibi muhafaza ettim. | Open Subtitles | ابقيت على غرفتها كما تركتها |
Lara'nın odasındaki her şey aynen bıraktığı gibi. | Open Subtitles | حسناً، كل شيء في غرفة (لارا) كما تركتها بالضبط. |
Ama onun dışında geri kalan herşey tıpkı bıraktığın gibi. | Open Subtitles | ولكن غير ذلك إنها كما تركتها تماماً |
Odana hiç dokunmadı. bıraktığın gibi duruyor. | Open Subtitles | أنها حافظت عن غرفتك كما تركتها بالضبط. |
Aynen bıraktığınız gibi. | Open Subtitles | انها كما تركتها |