Jesus, sen de planlandığı gibi demiryollarına ve manevra bölgelerine saldıracaksın. | Open Subtitles | يا إلهي، محطة القطار وساحات التنظيم العسكري كما هو مخطط لهما |
Eğer tahılın tamamını planlandığı gibi pay etseydiniz kimse size hak vermeyecekti. | Open Subtitles | لا أحد سيظن أنّك مُحقّ إذا تخصّص كلّ الحبوب كما هو مخطط. |
Her şey planlandığı gibi giderse tam şurada temas kuracağız. | Open Subtitles | وإذا سارت الأمور كما هو مخطط لها، سوف نتقابل هنا |
Fakat tamamiyle Planladığımız gibi ilerlemesi gerekiyor. Eğer böyle olmazsa, seni öldürürüm. | Open Subtitles | لكننا يجب أن نستمر كما هو مخطط بالضبط إذا لا تفعل سأقتلك |
iki adamı arıyorlar... ve işte bizde bu sebepten ayrılıyoruz... Planladığımız gibi bende yalnız olacağım. | Open Subtitles | لا يمكنك لانهم يبحثون عن رجلين ..ولهذا نحن ننفصل سيذهب كلً منا منفردا كما هو مخطط |
Belki gelecek bahar... her şey plana uygun giderse. | Open Subtitles | ربما الربيع القادم ان سرى كل شىء كما هو مخطط له |
Her şey planlandığı gibi giderse tam şurada temas kuracağız. | Open Subtitles | وإذا سارت الأمور كما هو مخطط لها، سوف نتقابل هنا |
En İyi Süper Domuz Festivali planlandığı gibi devam edecek. | Open Subtitles | صحيح. وسيستمر مهرجان أفضل خنزير خارق كما هو مخطط له. |
Gemi, planlandığı gibi yarın sabah yerine bu gece yola çıkıyor. | Open Subtitles | فالسفينة تبحر الليلة بدلاً من غداً صباحاً كما هو مخطط |
Eğer her şey planlandığı gibi giderse senden beş gün daha istiyoruz. | Open Subtitles | اذا سارت الامور كما هو مخطط لها انهم يريدون الخدمة في خمسة أيام |
Göreve planlandığı gibi devam edeceğim. | Open Subtitles | أنا سَأَستمرُّ بالمهمّةِ كما هو مخطط لها. |
Eğer herşey planlandığı gibi giderse Vakit her an gelebilir | Open Subtitles | إذا سار كل شئ كما هو مخطط نستطيع اللحاق بالوقت أي يومنا هذا |
Oroku Nine'nin eğitimi sonucu dönüşüm sanatı, planlandığı gibi, yeniden keşfedildi. | Open Subtitles | مع كبيرة اوروكو كمعلمة فن التحول تم بسرعة اعادة اكتشافه كما هو مخطط |
Sayın leydi çok nazikler ama planlandığı gibi Cuma günü buradan ayrılmalıyız. | Open Subtitles | سيادتك رحيمة جدا، لكنني اعتقد باننا يجب ان نرحل في يوم الجمعة كما هو مخطط. |
Lyle döndüğünde, planlandığı gibi bu evlilik gerçekleşecek. | Open Subtitles | حين يعود لايل، سيتم هذا الزفاف كما هو مخطط له |
Deneme aşamasının planlandığı gibi devam edeceğini varsayabilir miyiz ? | Open Subtitles | هل لنا أن نفترض أن البحث التجريبي يتم كما هو مخطط له؟ |
Planladığımız gibi, operasyon için tamam mı? | Open Subtitles | اما بالنسبه للمهمه فسيبقى كل شىء كما هو مخطط له |
Planladığımız gibi karayolunu kullanırsak barikat kurabilirler ama botları kullanırsak bizi durduramazlar. | Open Subtitles | إذا أْخذنا الطريقَ كما هو مخطط يُمْكِنُ أَنْ يحاصرونا ، نَستعملُ المراكبَ فلن يستطيعوا اقافنا |
Eğer her şey Planladığımız gibi giderse hepimiz Ahenk Birleşmesi'nden sonra buradan yürüyüp çıkarız. | Open Subtitles | , إذا كل شيء سار كما هو مخطط له حسنا جميعا سنخرج معا بعد التقارب التناغمي |
Sırtından vurma Planladığımız gibi olmadı, kendiliğinden. | Open Subtitles | إن ديدن أحرزنا عبر مزدوج؛ ر الذهاب كما هو مخطط لها، في حد ذاته. |
Şimdi dağılın, Planladığımız gibi buluşacağız. | Open Subtitles | الآن تفريق، لقد أحرزنا ليرة لبنانية الموعد كما هو مخطط لها. |
Eğer herşey plana uygun yürürse. | Open Subtitles | لو مرت كل الامور كما هو مخطط |