Her zaman yaptığı gibi para teklif edip ayırır bizi. | Open Subtitles | لا أريده أن يدفع لها لتبتعد كما يفعل دائماً |
Her zaman yaptığı gibi. | Open Subtitles | كما يفعل دائماً |
Her zaman yaptığı gibi. | Open Subtitles | كما يفعل دائماً |
Sam Her zaman yaptığı gibi oğlunu arar gelip seni almasını söyler ve oğlun burada güzelce aşağılanır. | Open Subtitles | سيضطر (سام) إلى الإتصال بإبنكِ لكي يأخذكِ كما يفعل دائماً بالرغم من ان كل الجميع يعلم بان هذا يُحقر من شأنه حتى الموت |
Hizmetli de her zamanki gibi zaman öldürüyordu. | Open Subtitles | وكان البواب يقضي الوقت كما يفعل دائماً |
her zamanki gibi. | Open Subtitles | كما يفعل دائماً |
Her zaman yaptığı gibi. | Open Subtitles | كما يفعل دائماً. |
General Grievous Her zaman yaptığı gibi kaçıp saklanır. O, bir korkak. | Open Subtitles | سيهرب الجنرال (غريفس) ويختبئ كما يفعل دائماً . |
Joffrey de elbette bu yeni ilişkiden büyük keyif alıyor ve her zamanki gibi ikisine de işkence ediyor. | Open Subtitles | جوفري) بالطبع كان سعيداً) لهذه العلاقة الجديدة وعذب كلاهما كما يفعل دائماً |
Doug Jack'in siparişlerini her zamanki gibi doldurdu, ama küçük fakat ölümcül bir değişiklikle. | Open Subtitles | (دوغ)ملأ طلب (جاك) كما يفعل دائماً |