Hikayelerinin anlatılmasını istemeyen bu toplumlara hiçbir zaman hikaye veya rakam olarak bakmadım. | TED | هؤلاء الناس الذين لا يريدون لقصصهم أن تنتشر، ولم يحدث أنني نظرت إليهم كمجرد قصص أو أرقام. |
Ben bunu bir kaza olarak adlandırmayı reddediyorum. | TED | وانا ارفض ان يتم اعتبار ذلك كمجرد حادث عرضي |
düşündüğümüz şey bütün bunları bir sembol veya işaret olarak kullanıp kullanamayacağımızdır. | TED | إذاً مضمون كل هذا هو هل يوجد أي طريقة لاستخدام كل ذلك كمجرد رمز أو علامة؟ |
Görünüşte sadece bir kıyafet tasarımcısı olarak burada, karşınızdayım ama çok eski dokumalar ve modern kumaşların katmanları arasında çok daha yüksek bir amaç ve asıl tutkumu buldum. | TED | ظاهريَّا، أقف أمامكم اليوم كمجرد صانع ملابس، ولكنني وجدت في طيَّات الأقمشة القديمة والمنسوجات الحديثة، هدفًا أسمى. |
Evet ben sadece bir kıyafet tasarımcısı olarak karşınızdayım. | TED | نعم، ظاهريَّا، أنا أقف أمامكم كمجرد صانع ملابس. |
Ve o küçük altın kutu, sadece bir mizansen olarak kullanılmıştı. | Open Subtitles | وهذه العلبة الذهبية الصغيرة كانت تستعمل كمجرد دعامة |
Anneleri sadece anne olarak düşündüğüm için kendime kızgınım. | Open Subtitles | أنا غاضبة لأنّني أفكّر في الأمّهات كمجرد أمّهات. |
Yani sen de ya beni öldürüp köyü kurtaran kahraman olacaksın ya da ölüp, herhangi bir ezik olarak anılacaksın! | Open Subtitles | لذا خياراتك الوحيدة هي قتلي ،لتصبح البطل الذي أنقذ القرية أو تقتل على يدي و ! تصبح معروفاً كمجرد خاسر |
Bazıları bunu kariyer hırsı olarak algılamış olsa da, ben gerçek görev aşkı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | وهو وصف قد رآه البعض كمجرد جزء من الإرتقاء، بدلا من الإحساس الحقيقي بالواجب، الذي أعرف أنّكْ كنت تملكينه. |
İngiltere, kadınlarının değerini ve katkılarını fark edene kadar tüm kudretine rağmen ikinci dünya ülkesi olarak kalacak. | Open Subtitles | حتى تعترف انجلترا بشكلٍ كامل بقيمة ومساهمة المرأة لن تتجاوز مكانها كمجرد دولة من الطبقة الثانية |
Bizim oyalama aracı olarak kullanıldığımızı biliyor muydun? | Open Subtitles | انتظر، أكنت مُشتركًا بهذا أيضًا؟ تستغلنا كمجرد دُعامتين؟ |
Buradaki kimsenin sizi koruyucu anne baba olarak gördüğünü sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن أي شخصٍ هنا يفكّر فيكما كمجرد آباءنا بالتبني |
Onu insan olarak görmüyorsak iş olarak görürüz. | Open Subtitles | لوأننالم نعتبرهإنسان، فسنعتبره كمجرد عرضاً |
Lütfen bunu benim için bir deney olarak dener misiniz? | Open Subtitles | هل بأمكانك عمل هذا من اجلي, كمجرد تجربة؟ |
Onu bir aberasyon olarak gördüğünü bilimiyor. | Open Subtitles | إنها لا تعرف أنك تفكر فيها كمجرد انحراف. |
Bir başka sarhoş sürücü olarak gazetelere çıkacak. | Open Subtitles | سيتم تصنيف الحالة كمجرد سائق ثمل آخر |
Sen sadece birlikte olunup bırakılacak bir kız değilsin. | Open Subtitles | كإنسانة وليس كمجرد فتاة عاشرتها لأربع دقائق ذات ليلة |