Eğer bu dünyaya getirilmeyi senin istemediğini düşünüyorsan kim istedi? | Open Subtitles | إذا كنتِ تظنين أنك لم تأت لهذا العالم بإختيارك.. فمن الذي أتى بك؟ |
Eğer başımı senin bacağına koymamın beni iyi hissettireceğini düşünüyorsan... | Open Subtitles | إذا كنتِ تظنين حقاً أن وضع رأسي في حضنك سوف يشعرني بتحسن |
Ama yalnız başına yürütebileceğini düşünüyorsan... söyle yeter. | Open Subtitles | ولكن إن كنتِ تظنين أنكِ تستطيعين فعلذلكوحدكِ، قولي الكلمة فحسب |
- Bugün yapmam gerektiğini söyledim sana. Oyun oynadığımı sandın herhâlde. | Open Subtitles | أخبرتكِ بما كان يجب عليّ فعله وأنتِ كنتِ تظنين أنّني أمزح- |
Bayan de Winter olabileceğini sandın onun evinde yaşayıp, onun adımlarıyla yürüyerek, onun olanları alabileceğini. | Open Subtitles | كنتِ تظنين بأنكِ ستصبحين "السيدة "دى وينتر تعيشين فى منزلها , تسيرين خطواتها تأخذين ما كان ملكها |
Sanırım intihar sandınız. | Open Subtitles | أعتقد أنكِ كنتِ تظنين أنه أنتحر |
- Sanırım yapabilirim, yardım edeceğini düşünüyorsan. | Open Subtitles | أظن أنني مؤهل لذلك إن كنتِ تظنين بأن ذلك سيساعد |
Göğsümü kızımın ağzına tıktığımı düşünüyorsan evet. | Open Subtitles | إن كنتِ تظنين أنني أحاول إدخال .. ثديي في فم ابنتي فنعم |
Her şey elinin altında. Başka bir yerde mutlu olacağını düşünüyorsan, durma git! | Open Subtitles | لديكِ كل شيء مُدبر إن كنتِ تظنين أن هنالك مكانٌ أفضل، فاذهبي |
Hayatımın çok rahat olduğunu düşünüyorsan yanıIıyorsun. | Open Subtitles | لو كنتِ تظنين أن حياتي بغاية السهولة، فأنتِ مُخطئة. |
Söyleyemediğin bir şey olduğunu düşünüyorsan, bunu yapmasan iyi olur. | Open Subtitles | إذا كنتِ تظنين إنه ليس بمقدورك قول كل شيء فالأفضل ألا تذهبي للاعتراف أصلاً |
Eğer bana tekrar güvenebileceğini düşünüyorsan. | Open Subtitles | إذا كنتِ تظنين أن بإمكانك الوثوق بي مجددا. |
Bir torba sattığın zaman onun bir şekilde liselere gitmediğini düşünüyorsan... | Open Subtitles | لو كنتِ تظنين أنه عندما تبيعين كمية بعض منها لا ينتهي أمرها في المدارس |
Will ile hayatının daha iyi olacağını düşünüyorsan, kendini kandırıyorsun. | Open Subtitles | إن كنتِ تظنين أن حياتكِ كانت ستكون أفضل مع ويل فأنت تخدعين نفسكِ |
Eğer çıldırmış olduğumu düşünüyorsan söyle. | Open Subtitles | يجب أن تخبريني اذا كنتِ تظنين أنني مجنونه |
Üzgünüm ama, eğer kocanı öldürdüklerini ve seni öldürmeye çalıştıklarını düşünüyorsan neden yerleşkelerine bu kadar yaında kalıyorsun? | Open Subtitles | انا اسف ولكنكِ اذا كنتِ تظنين انهم قاموا بإغتيال زوجكِ وانهم يحاولون اغتيالكِ ايضا لماذا تبقين قريبة من معسكرهم؟ |
Bayan de Winter olabileceğini sandın onun evinde yaşayıp, onun adımlarıyla yürüyerek, onun olanları alabileceğini. | Open Subtitles | كنتِ تظنين بأنكِ ستصبحين "السيدة "دى وينتر تعيشين فى منزلها , تسيرين خطواتها تأخذين ما كان ملكها |
Böyle bir anlaşmayı kabul edeceğimi mi sandın gerçekten? | Open Subtitles | كنتِ تظنين أنني سأفكر في صفقة كهذه؟ |
Benden kaçabileceğini mi sandın? | Open Subtitles | هل كنتِ تظنين حقاً أنكِ ستهربينَ مني؟ |
Bir meteor sandınız ama o cennetten kovulan Şeytanın ta kendisiydi. | Open Subtitles | كنتِ تظنين أن نيزك ولكنه كان (إبليس) وهو يطرد من الجنة |
O şeyin meteor olduğunu sandınız ama o cennetten bir kez daha kovulan şeytandı. | Open Subtitles | كنتِ تظنين أنه نيزك ولكنه كان (إبليس) -وهو يُطرد من السماء مرة آخرى |