ويكيبيديا

    "كنت محظوظاً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Şanslıysan
        
    • şanslısın
        
    • Şanslıydın
        
    • şanslıydım
        
    • şanslı
        
    • Şansın varmış
        
    • Şanslıysam
        
    • çok şanslıyım
        
    • Şansım yaver gitti
        
    Eğer Şanslıysan bu tekniği hayatın boyunca uygulamak zorunda kalmazsın. Open Subtitles إذا كنت محظوظاً ، فلن تضطر لإستعمال هذه التقنية أبداً
    Bürokrasi yerine getirilmeli. Ama eğer Şanslıysan, yemek vakti evinde olursun. Open Subtitles يجب أن يتم إتباع الإجراءات ولكن إذا كنت محظوظاً فستعود للمنزل عند وقت العشاء
    Araya girdiğim için şanslısın. Sana vursaydı, öldürürdü. Open Subtitles لقد كنت محظوظاً أنني قد تشاجرت معك عندما فعلت ذلك لو أنه كان قد أصابك لكان قد قتلك
    Çok Şanslıydın biliyor musun. Open Subtitles حسناً، لقد كنت محظوظاً جدَاً جدَاً كما تعلم
    Geçmişime gelince, dünyanın en harika şehirlerinden birinde sevgi dolu ve yetenekli sanatçıların olduğu bir ailede büyüyecek kadar şanslıydım. TED كخلفية، لقد كنت محظوظاً كفاية لأكبر في عائلة من الفنانين الموهوبين و المحبوبين في واحدة من المدن الكبرى في العالم.
    Doktor üzerinde bir kez, neredeyse koşuyor 'için şanslı var. Open Subtitles . لقد كنت محظوظاً لمرة واحدة ، كدت أدهس طبيباً
    Şansın varmış. Open Subtitles كنت محظوظاً جداً
    O benim sırtımı yağlıyor ve eğer Şanslıysam, ben de onun sırtını yağlayacağım. Open Subtitles إنها تحك ظهري وإذا كنت محظوظاً ، سأحك لها
    çok şanslıyım çakmaklı tüfeğini dolduracak zamanı olmadı. Charlie? Open Subtitles كنت محظوظاً لانه لم يكن لديه الوقت الكافي لتعبئة بندقيته تشارلي؟
    Bugün Şansım yaver gitti, hepsi bu. Open Subtitles لقد كنت محظوظاً اليوم، هذا كل ما في الأمر.
    Şanslıysan, tarih sırasına göredir. Open Subtitles إن كنت محظوظاً, فإنّها مرتبة زمنيا تقريباً
    Şanslıysan sana PowerPoint sunumunu gösterebilir. Open Subtitles لو كنت محظوظاً ربما سوف تُريك عرض البور بوينت
    Mesela, sadık bir elemanı hain gibi göstermek, ...Şanslıysan, düşmanın senin yerine onun icabına bakar. Open Subtitles إجعل عميل وفى يظهر كخائن على سبيل المثال وإذا كنت محظوظاً سيأخذونه أعدائك بالنيابه عنك
    - İki torba mal alabilirsen şanslısın. Open Subtitles إذا كنت محظوظاً, ربما تستطيع الحصول على كيسين من المخدرات بهذا المبلغ
    Bu kadar hoş bir kardeşin olduğu için ne kadar şanslısın. Open Subtitles كم كنت محظوظاً بكون لديك هذة الاخت الجميلة
    Polonya'daki SS işinden sonra askeri mahkemeye çıkmadığın için şanslısın. Open Subtitles بعد العمل مع القوات الخاصة في بولندا.. كنت محظوظاً أنك لم تحال للمحكمة العسكرية.
    Tamam. Bugün TV'den sıyırdın. Şanslıydın. Open Subtitles حسناً ، لقد اعترفت على شاشه التلفاز اليوم و لكنك كنت محظوظاً
    Bu büyü, milyonda bir işler. Şanslıydın. Open Subtitles تلك تعويذةٌ تعمل فقط لمرةٍ واحدة من الألف، لقد كنت محظوظاً
    Sen ise diğer yandan, en bir yakın arkadaşınla beraber sekiz yıl çalışacak kadar Şanslıydın. Open Subtitles على أية حال، كنت محظوظاً كفاية للعمل مع أفضل صديق لك لثمان سنوات
    Kariyerimin en başlarında çok şanslıydım. TED لقد كنت محظوظاً جداً في بداية عملي في هذ المجال
    Değişimi fark etmiyoruz, çünkü kısa hayatlarımız var, 70, 80, şanslı isek 90 yıl. TED نحن لا نلاحظ التغيير لأننا نحيا حياة قصيرة، 70 أو 80 وإن كنت محظوظاً قد تبلغ التسعين.
    Şansın varmış. İyileşeceksin. Open Subtitles قد كنت محظوظاً ستكون بخير
    Ve torunlarım olacak kadar Şanslıysam umarım onlar da burada okula gider. Open Subtitles وإن كنت محظوظاً بأحفاد آمل لهم ذلك أيضاً
    Bu hafta sonunu bir grup arkadaşımla geçirdiğim için çok şanslıyım. Open Subtitles لقد كنت محظوظاً لقضائي نهاية الأسبوع مع مجموعه من الاصدقاء
    Birşeyler bulma konusunda Şansım yaver gitti. TED لقد كنت محظوظاً في إيجاد الأحافير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد