yaprak gibi titriyordu, yüzü kıpkırmızı olmuştu. | Open Subtitles | بدأ فى الاهتزاز كورقة شجر ثم اندلعت البثور |
Ve şimdide,Kendini aciz hissediyorsun. Rüzgardaki bir yaprak gibi. | Open Subtitles | والأن أنت تحس بأنك عاجز كورقة شجر فى مهب الريح |
Oradan oraya savrulan bir yaprak. | Open Subtitles | ستكون كورقة شجر في مهب الريح يتقاذفها الرجال |
Atölye içerisinde bir yaprak gibi bir o yana bir bu yana savruluyorsun. | Open Subtitles | كأنك تتطايرين في أرجاء الأستوديو كورقة شجر |
Halime baksana, yaprak gibi titriyorum. | Open Subtitles | انظر إليّ، إنّي أرتجف كورقة شجر |
- Vücudun bir yaprak gibi titriyor. | Open Subtitles | جسدك يرتعد كورقة شجر |