Kral Arthur'un sarayında Connecticut'lı bir Amerikalı. | Open Subtitles | أمريكي من كونيكتيكت في محكمةِ الملك آرثر |
Bütün Connecticut'ta dansta beni alt edecek bir yetim yoktur. - 10 yıldır dans etmemiştim. | Open Subtitles | لم يكن هناك أي يتيم في كل كونيكتيكت يمكن أن يهزمني في الرقص |
Biz Connecticut'a ait değiliz. Annem mahkemeyi kazanmıştı. | Open Subtitles | هذا غير عادل ,لم يكن من المفترض أن نذهب إلى كونيكتيكت ,أمي ربحتنا في المحكمة |
Connecticut'lı delikanlımız Kyle bir kovboy şarkısı yazmak istiyor. | Open Subtitles | ' لأن كونيكتيكت يانكي كايل يحتاج كتابة أغنية من أغاني رعاة البقر. |
Louis Brady ismiyle, Connecticut Hastanesinde iki kişiyi boğmuş. | Open Subtitles | تحت اسم لويس برادي، خنق مريضان في مستشفى كونيكتيكت. |
Connecticut'tan gelen büyükanne ve büyükbaba ve her zaman ki büyükanne, büyükbaba. | Open Subtitles | كونيكتيكت الجدة والجدّ ونظامي الجدة والجدّ. |
Karşınızda Connecticut'un Dram Kralı ve Kraliçesi | Open Subtitles | أيها السيدات والسادة، ملك المسرحيةَ وملكةَ كونيكتيكت |
10:03 Pazartesi-New Heaven, Connecticut | Open Subtitles | 10: 03 الإثنين ، صباحاً نيو هافن ، كونيكتيكت |
Connecticut'a gitmek Trish Davenpot dosyası üzerinde çalışmak ve fidye ödemesine babasını hazırlamak için 9 saatimiz var. | Open Subtitles | هذا يعطينا اقل من تسع ساعات للوصول الى كونيكتيكت افتحوا ملفا لتريش دفنبورت و قوموا باعداد ابيها لايصال الفدية |
Connecticut'tan iki hafta önce geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت إلى هنا من كونيكتيكت قبل إسبوعين. |
Greenwich, Connecticut'taki tüm lise yıllıklarına bakmanı istiyorum. | Open Subtitles | غارى.. اريدك ان تتفحص كل الكتب الدراسيه للمدارس الثانويه منذ غرينيتش، كونيكتيكت منذ .. |
Hartford, Connecticut'ta bir dans stüdyosunu ziyaret ettim. | Open Subtitles | لقد زُرتُ إستوديو رقصِ في هارتفورد، كونيكتيكت. |
Stamford, Connecticut'a. Leah'ın öldürüldüğü yerden yarım saat uzakta olduğunu sandığım yere. | Open Subtitles | في ستامفورد,كونيكتيكت والذي أعتقد أنها تبعد |
'Mr. Connecticut' olmak beş yılımı aldı. | Open Subtitles | لقد إستغرق مني الأمر خمس سنوات للفوز ببطولة "مستر كونيكتيكت" |
Greenwich, Connecticut'da yaşamak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد العيش في غرينيتش، كونيكتيكت. |
Wall Street yatırım uzmanıyla tanıştı, onunla evlendi ve Connecticut'a taşındı. | Open Subtitles | قابلت مستثمر فى "وال ستريت" وتزوجته "وانتقلت إلى "كونيكتيكت |
- Connecticut'a bununla gidebiliriz. - Kartın üstüne adımı yazacağım. | Open Subtitles | "يمكننا أخذ ذلك معنا إلى "كونيكتيكت - سوف اضع اسمى على هذا الكارت - |
Tek öğrenmek istediğim Connecticut kelimesini nasıl telaffuz edeceğim. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي أريده هو "أن أعرف كيفية تهجئة "كونيكتيكت |
Niye diye sorma. Bu Connecticut'ı söylemeyi bir türlü beceremedim. | Open Subtitles | لا تسألني لماذا "أنا لا أعرف كيفية تهجئة "كونيكتيكت |
Kazadan Connecticut'ı haberdar ettik. | Open Subtitles | أبرقنا كونيكتيكت بأخبار الحادث العرضي. |
Köklerinize. Temiz hava ve her yanı açık araziler. Kanada'da açık arazilerin olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | عد إلى جذورك، الهواء النظيف، الفراغات المفتوحة حسنا، سمعت بأن لديهم فراغات مفتوحة في كونيكتيكت |