Yok ya, oğlumla nasıl konuşacağımı bana söyleme | Open Subtitles | لا ، أنت لن تُخبرنى كيفية التحدث إلى إبنى |
Bütün bunlar hakkında seninle nasıl konuşacağımı bilemedim. | Open Subtitles | لم أعلم كيفية التحدث إليك عن كل ذلك |
Bunu nasıl konuşacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا أجهل كلياً كيفية التحدث عن هذا. |
"Uyuşturucu bağımlılığını anlamak, Çete elemanları ile nasıl konuşulur, mahallenizde orospular var mı?" | Open Subtitles | "علامات تعاطي المخدرات، كيفية التحدث مع أفراد العصابة، هناك البغايا في منطقتكم " |
Kızlarla nasıl konuşulur, arkadaşların sana ihtiyaç duyduğunda nasıl onların yanında olunur gibi şeyler. | Open Subtitles | مثل، كما تعلمون، كيفية التحدث مع الفتيات وكيف يكون هناك لأصدقائك عندما يحتاجون لك |
Bana kızlarla İtalyanca nasıl konuşulacağını öğretti ve ben de ona Amerikan futbolunu öğrettim. | Open Subtitles | علمني كيفية التحدث مع الفتيات في الايطالية , وتعلمت منه كرة القدم الاميركية. |
Çoğu erkeğin sorunu kadınlarla nasıl konuşulacağından hiç mi hiç çakmamalarıdır. | Open Subtitles | إسمع المشكلة التي يعاني منها أغلب الرجال هي... أنهم يخططون لكل شيء عدا كيفية التحدث للمرأة |
Meredith, bizi korumak için burada olmana seviniyorum ama müsaade et, kızımla nasıl konuşacağımı da ben bileyim. | Open Subtitles | أنا مسرورة أنكِ هنا يا (ميريدث) لحمايتنا لكنني أعرف كيفية التحدث إلى ابنتي، شكراً |
Onlarla nasıl konuşulur iyi bilirsin, değil mi? | Open Subtitles | كنت تعرف كيفية التحدث اليهم. |
Dikiş atmışlığım var. nasıl konuşulacağını bilirim. | Open Subtitles | سابقاً عندما كنت في مناوبة قسم الطوارئ أنا أعرف كيفية التحدث معهم. |
İşçilerle nasıl konuşulacağını bile bilmiyorum. | Open Subtitles | لا اعرف كيفية التحدث للمرؤوسين |
Çoğu erkeğin sorunu kadınlarla nasıl konuşulacağından hiç mi hiç çakmamalarıdır. | Open Subtitles | المشكلة التي يعاني منها أغلب الرجال هي... أنهم يخططون لكل شيء عدا كيفية التحدث للمرأة |