Caleb'ın gittiği gerçeğini bu nasıl değiştirecek? | Open Subtitles | لا ارى كيف سيغير هذا حقيقة ان كيليب قد ذهب |
Bekle. Caleb'ın saçma sapan savunmasını yediğinizi söylemeyin. | Open Subtitles | انتظر , لا تقل لي أنك تصدق دفاع كيليب السخيف |
Demek istediğim, Caleb bir canavar ama bugün öğrendiğimize göre iyi şeyler yapamay çalışan bir canavar. | Open Subtitles | أنا أعني أن كيليب وحش ولكن ماتعلمناه اليوم أنه وحش يائس ليكون جيدا |
İşte benim hakkımda bilmen gereken bir şey, Caleb. | Open Subtitles | هناك شيء يجب أن تتعلمه يا كيليب |
Allison da bunu olmasını isterdi. Caleb'in bir dedeye sahip olmasını. | Open Subtitles | (تعرف أن هذا ما كانت تريده (آليسون أن يحظى (كيليب) بجد |
Caleb öksüz kalırdı ve sen kendini tehlike atmak istiyorsun, öyle mi? | Open Subtitles | كيليب) كان سيصبح يتيماً) و سوف تعود لتضع نفسك عرضة للخطر ؟ |
Ee, Ajandanda ne var, Caleb? | Open Subtitles | إذاً ,مـاهو الشيء التـالي لمذكرتك , "كيليب"؟ |
Dolabında kazılıp çıkartılmış takılar bulan Caleb değil. | Open Subtitles | حسنا ,كيليب لم يجد مجوهرات في خزانته |
Benim adım Caleb Brown, adlî yardım bürosundan. | Open Subtitles | اسمي كيليب براون من مكتب المحامي العام |
Tanrıya şükür onun yerine Caleb Brown geldi. | Open Subtitles | أشكر الله أن كيليب براون تولى القضية |
Bu Caleb Brown, gayet iyi biri. | Open Subtitles | هذا الرجل كيليب براون إنه شخص جيد جدا |
Şey, Caleb birçok şey olabilir, Ama intihara meyilli biri değil, | Open Subtitles | لماذا لست متوترة ؟ كيليب " عدة أمور لكن ليس إنتحاري " |
Caleb'a tanıdığımız süre bitti ve Vikram'ın söylediğine göre ortadan kaybolmuş. | Open Subtitles | فما الأمر ؟ موعد " كيليب " إنتهى و " فيكرام " قال بأنه إختفى |
Gerçek şu ki Em naklinin gerçekleşebilmesi için Caleb bir tomar parayla geldi. | Open Subtitles | (لأُخبرك الحقيقة, (آيم.. كيليب) قَدِم بمجموعة كبيرة من المال) ليقوم بالدفع في عمليتك.. |
Caleb öldüğünde altı yaşındaydı. | Open Subtitles | كيليب " كان بعمر 6 سنوات عندما مات " |
Aynı soruyu iki kez tekrarlatma bana, Caleb. | Open Subtitles | لا أريد أن أطلب ذلك منك مرتين يا (كيليب) , هيا |
İnan veya inanma ama Caleb ve benim yapabileceğimiz çok güzel şeyler var. | Open Subtitles | و صدقي أو لا أنا و (كيليب) بيننا علاقة جيدة |
Allison'ın ne istediğini biliyorsun. Senin tam tersine Caleb için bir büyükbaba istiyordu. | Open Subtitles | (تعرف أن هذا ما كانت تريده (آليسون أن يحظى (كيليب) بجد |
Caleb yetim kalabilirdi ama sen yine de kendini bu tehlikenin içine atmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | كيليب) كان سيصبح يتيماً) و سوف تعود لتضع نفسك عرضة للخطر ؟ |
Caleb, neden gidip hayvanlara bir bakmıyorsun? - Sonra sana yetişirim, olur mu? | Open Subtitles | كيليب) ، لم لا تشاهد الذئاب) و سأراك لاحقاً، اتفقنا ؟ |