"كُنْتُ أَتمنّى" - ترجمة من عربي إلى تركي

• umuyordum
• diye düşünüyordum

Bana yeni bir ehliyet edinmem için yardım edersin diye umuyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى بأنّك يُمْكِنُ أَنْ تُساعدَني أُصبحُ رخصة سائقِ جديدِ.

Laddie ile bana yardım edeceğini umuyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى بأنّك تُساعدُني أنا و الصبي

Ayrıca ışıltımın benim adıma konuşmasını umuyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى وهجَي المتألقَ يَقُومُ بالتكلّم لي.

- Sorumun cevabını verebileceğinizi umuyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى أنّك سَتَكُونُ قادرَ على اجابة ذلك.

Aslında Phoebe ile baş başa vakit geçirebiliriz diye umuyordum.
في الحقيقة، أنا كُنْتُ أَتمنّى فويب وأنا يُمْكِنُ أَنْ أَلْحقَ لوحده.

Şarap Kulübü'ndeki gibi muhteşem bir tartışma ortamı yaratmayı umuyordum.
هو فقط ذلك أنا كُنْتُ أَتمنّى الإثارة نفس نوعِ النِقاشِ النشيطِ عِنْدَنا في نادي النبيذَ.

Teorikolarak mümkün bir şey söylemeni umuyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى فقط شيءِ له جانبِ محتملِ نظرياً.

Biliyor musun, sanırım ben aslında... bu sefer beni gerçekten... görmek isteyeceğini umuyordum.
أعتقد كُنْتُ أَتمنّى لَرُبَّمَا في هذا الوقتِ أنت فقط كنت تريد بأمانة أَنْ تراني ثانيةً

Eve bir şey götürebiliriz diye umuyordum. Ceketinin cebine koyarsın.
أنا كُنْتُ أَتمنّى بأنّنا يُمْكِنُ أَنْ نَأْخذَ شيء للبيت.

Bunun gerekli olmamasını umuyordum.
حَسناً، أنا كُنْتُ أَتمنّى ذلك لَنْ أكُونَ ضروري.

Uyandığında Aidan ile konuşmayı umuyordum.
حَسناً، أنا كُنْتُ أَتمنّى الكَلام مَع أيدان عندما يَستيقظُ.

Bunu sizin cevaplayacağınızı umuyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى أنّك سَتَكُونُ قادرَ على اجابة ذلك.

Ben odalarımızın dokunmasından fazlasını umuyordum.
حَسناً، أنا أنا أنا كُنْتُ أَتمنّى لَرُبَّمَا لأكثر مِنْ فقط غُرَفنا للمَسّ.

Şöyle ateşli bir öğle yemeği olacağını umuyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى أيضاً ل غداء حار. أي غداء حار؟

Şey, ben biraz konuşabileceğimizi umuyordum.
حَسناً، أنا كُنْتُ أَتمنّى بأنّنا يُمْكِنُ أَنْ نَتكلّمَ.

Aslında ben senin bize yardım edeceğini umuyordum.
في الحقيقة، أنا كُنْتُ أَتمنّى الذي لربما يمكنكم أن يُساعدُنا.

Beni unutmamak için... ...bu resmi istediğini umuyordum.
كُنْتُ أَتمنّى بأنّ تُرغب بهذه الصورةِ لكي لا تَنْساني.

Evet. Biraz daha konuşabileceğimizi umuyordum.
نعم, كُنْتُ أَتمنّى َرُبَّمَا نستطيع أَنْ نَتكلّمَ أكثر بعض الشيء

Suratını kırk beşlikle dağıtıp... seni yere kazıklamayı umuyordum.
كُنْتُ أَتمنّى فقط أطلق على وجهك واضعه على الأرض

Evet.Tam da bu şekilde bana geri döneceğini umuyordum.
نعم. هذا بالضبط كَمْ أنا كُنْتُ أَتمنّى هو يُؤدّي.

Bu konuyu çözebiliriz diye düşünüyordum.
أنا كُنْتُ أَتمنّى بأنّنا يُمْكِنُ أَنْ نعيدْ هذا الشيءِ سوية.