Bunu binlerce kez duymuşsundur Harry ama izin ver bir kez daha söyleyeyim. | Open Subtitles | أنا اعرف أنكم سمعتم هذا لآلاف المرات و لكن دعوني أقل ذلك مرة أخرى |
Voyager Dünya'yı binlerce kez yutabilecek büyüklükteki 4 geniş gezegene doğru yola çıkıyordu. | Open Subtitles | الرحّالة" كان متجهــاً" لأربعـة كـواكب هائــلة والتى يُمكنهـا أن تبتـلـع الأرض" لآلاف المرات" |
Dikiş iğnelerinin binlerce kez batıp hırpaladığı ellerine aşık oldum. | Open Subtitles | لقد وقعت في غرام يديك التي تقوم بالتقاط الابرة و الحياكة بها لآلاف المرات |
Bebeğim, ben böyle şeyleri binlerce kez yaptım. | Open Subtitles | حبيبتي، لقد قمت بعمل أمور كهذه لآلاف المرات. |
Anlarsın tabii. Bu hikâyeyi bin kere dinledin. | Open Subtitles | بالطبع تفهمين، فقد سمعتي هذه القصة لآلاف المرات |
Bunu binlerce defa gördün ama hep aynı gülünç suratla bakıyorsun. | Open Subtitles | لقد رأيتها لآلاف المرات ودائماً تنظر إليها بنفس تعابير وجهك المضحكة |
Ve onun bir saat daha yaşaması için binlerce kez ölürdüm. | Open Subtitles | الناتجة عن الإنخراط فى المعركة وكنت لأموت لآلاف المرات |
ve yaptıklarında bu daha iyi ölçümler sayesinde Uranüs ve Neptün'ün yörüngesinin hemen ardında gezegen olmadığı ve Plüton'un yörüngelerde bir etki yapamayacak kadar binlerce kez daha küçük olduğu açığa çıktı. | TED | وحين فعلوا ذلك، لقد كشفت هذه القياسات الأدق أنّ ليس ثمة كوكب وراء مدار أورانوس ونبتون وأن بلوتو هو أقل لآلاف المرات لأن يُحدِث أي تأثير على تلك المدارات. |
Seks klibini binlerce kez izledim, önceden görmediğim hiç bi şey yok. | Open Subtitles | لقد شاهدتُ فيلمكما الإباحي لآلاف المرات |
Ve bu yüzden takımyıldızları binlerce kez yeniden isimlendirmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | أنا كان علي تأمل النجوم لآلاف المرات |
binlerce kez gittik oraya sevgilim. | Open Subtitles | كنّا هنالك لآلاف المرات |
Sen bunu binlerce kez yaptın | Open Subtitles | لقد فعلتَ هذا لآلاف المرات |
Bunu binlerce kez yaptın ! | Open Subtitles | لقد فعلتَ هذا لآلاف المرات |
Benim için binlerce kez burada oldun. Devam et ve bana seninkini ver. | Open Subtitles | كنت تسانديني لآلاف المرات |
binlerce kez söyledim. | Open Subtitles | لقد قُلت هذا لآلاف المرات |
Bunun hakkında binlerce kez düşündüm. | Open Subtitles | وفكرت في الأمر لآلاف المرات |
Çok büyük bir olay değildi. Bunu binlerce kez yapmıştım. | Open Subtitles | فلقد قمت بها لآلاف المرات |
Farkındayım, bin kere dilemişimdir. | Open Subtitles | معذرةً. حسناً؟ لقد قلتها لآلاف المرات |
Robin'in binlerce defa kenara çekilip bir defa bile ceza yemediğine bahse girerim. | Open Subtitles | اراهن أنه تم إيقاف (روبن) لآلاف المرات ولم تأخذ غرامة مرة واحدة |