Hayır, adil olmayan kızına yardım ettiğim için bana kötü adammışım gibi davranman çünkü onunla bir dakika bile geçiremeyecek kadar çaresizsin. | Open Subtitles | لا, ما ليس عادل هو تصويري كشخص سيء لمساعدتي لأبنتك فقط لأنك يائسة لكي تأخذي دقيقة اخرى معها. |
Bir gün baba olduğunda anlarsın. Layık olan biri çıkana dek kimseyi kızına uygun görmezsin. | Open Subtitles | أنك ستكون أب في يوم ما عليك أن تتفهم لن يكون هناك رجل لائق لأبنتك الصغيرة |
kızına bakarken bunu doğru olduğunu görebiliyorum. | Open Subtitles | وانا أرى حقيقة هذا الكلام من طريقة نظرك لأبنتك |
İnan bana,kızın için yapabileceğin en iyi şey peşini bırakman | Open Subtitles | صدقينى. أفضل ما يمكنك فعله لأبنتك هو ان تٌتابعى طريقك |
Kızının bakımı olarak, ayda 500 Euro'luk nafaka karının evine gidecek. | Open Subtitles | حضانه مشتركه لأبنتك نفقه شهريه 500 يورو والمنزل يذهب للزوجه أية أسئله |
Şu kağıtları Kızınıza teslim edivereyim, o kadar. | Open Subtitles | فقط سأوصل هذه الأوراق لأبنتك هذا كل شيء |
Bayan Summers, Kızınızın başına gelen şeyin boyutlarını anlamak zorundasınız. | Open Subtitles | السيدة سامرز يجب أن تفهمي خطورة ما حدث لأبنتك |
Sonunda kızına giysi getirdiğini görmek güzel. | Open Subtitles | من الرائع رؤيتك اخيراً جلبت لأبنتك بعض الملابس |
Eminim sen kızına Barbi alırdın. | Open Subtitles | أراهن بأنك تشتري دمية باربي لأبنتك |
Bahse girerim, bütün bunlardan sonra kızına bir midilli alacaksın. | Open Subtitles | أراهن أنك ستطلب مهراً لأبنتك رغم كل هذا |
Yemin ederim ne kızına ne de karına bir şey yapmadım! | Open Subtitles | , أقسم لك بأني لم أفعل شيئاً أبداً ! لزوجتك , أو لأبنتك |
- kızına yazıyor musun? | Open Subtitles | تكتب لأبنتك كل أسبوع |
kızına olan şeyler bu işte! | Open Subtitles | هذا ما سيحدث لأبنتك |
Boğulmuş karın için bir mazeret uydurabilirsin ama hemen sonrasında kızına da bir şey olursa bu babam için çok kötü olur. | Open Subtitles | يمكنك أن تفسر غرق الزوجة ولكن إن ما حدث شيء لأبنتك بعدها.. -حسناً، يفترض أن يكون هذا سيئ جدًا لأبي ! |
kızına ne diyeceğimi biliyorum. | Open Subtitles | أعرف ماذا سأقول لأبنتك |
Yüzüğünü kızına vermişsin. | Open Subtitles | أنت أعطيت خاتمها لأبنتك |
Bunu küçük kızın için hapisten bedava çıkış kartı olarak düşün. | Open Subtitles | فكرى بهذا كأنه ورقة الخروج من السجن لأبنتك الصغيرة |
Bu silahı teşhis edebilirsek kızın için çıkan ölüm emrini kaldırtabiliriz. | Open Subtitles | لو يمكن التعرف على هذا السلاح يمكننا مساعدتك فى إلغاء أمر الإغتيال لأبنتك |
Eğer Kızının "Turplar İçin Şükürler Olsun" arabasına binmesini istiyorsan. | Open Subtitles | ليس اذا كنت تريد لأبنتك أن تمتطي عربة "نحن شاكرين للفجل". |
Kızınıza ne olacak? | Open Subtitles | ماذا سيحدث لأبنتك ؟ |
Sizin hayatınıza karışmak istemem ama Kızınızın başına başka birşey geld mi? | Open Subtitles | لا أقصد ان أتطفل لكن.. هل حدث شيئا لأبنتك ايضا؟ |
Özür dilerim efendim, kızınız için yaptıklarımdan dolayı çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا اسف يا سيدى , اسف على مافعلته لأبنتك. |