Onu çalıştırıyor olmamın tek nedeni de babasına acıyor olmam. | Open Subtitles | والسبب الوحيد لابقاءها على العمل ذلك بأني أشعر بالاسف لأبيها |
Şimdi gitmiş dünyayı dolaşıyor ve tüm maceralarından babasına kartpostallar gönderiyor. | Open Subtitles | والآن تجوب العالم مُرسلةً لأبيها بطاقات بريديّة من بقاع مغامراتها العظيمة. |
babasına ihtiyacı vardı. Başka ne yapabileceğimi bilemedim. | Open Subtitles | كانت بحاجة لأبيها و لم أعرف ما يمكنني أن أفعل غير هذا |
Anne tarafından babasının 2. kuzeninin kızkardeşiyim. | Open Subtitles | أَنا أخت إبنُ العم الثاني لأبيها من جانبِ أمِّي, الفرنسيون |
Ama o, babasının tabancasını çantasına koydu, | Open Subtitles | لقد أخفت مصيدة الفئران التابع لأبيها في حقيبتها |
babasına göre kızın size karşı tutumu normal değilmiş. | Open Subtitles | وفقاً لأبيها, فإن سلوك الفتاة نحوكِ كان غير طبيعي. |
Kızın sorunları varmış, yok olması gerekiyormuş o da kızın fotoğrafını çekmiş, bir madalyona koymuş ve babasına yollamış. | Open Subtitles | كانت في مشاكل و كان عليها أن تختفي فأخذ صورتها، ووضعها في قلادة و أرسلها لأبيها |
Kesinlikle. babasına bunu sürekli söylüyorum. Kendisini suçluyor. | Open Subtitles | إطلاقاً، لا أنفك أكرر هذا لأبيها فهو يلوم نفسه. |
Bunu, babasına verdiğim sözden dolayı yaptım; ona minnet duysun. | Open Subtitles | عليها أن تشكر الوعد الذي قطعته لأبيها. |
babasına bir şey yapmışsın. | Open Subtitles | و قالت أنكَ قلتَ أو فعلتَ شيئاً لأبيها |
babasına ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها بحاجة لأبيها. |
Onun babasına ihtiyacı var. | Open Subtitles | انها تحتاج لأبيها |
Orada yaşarken babasına bir şey olduğunu ve bize gerçeğin söylenmediğini söyledi. | Open Subtitles | قالت أن هناك شيء حدث لأبيها |
babasına onu Atlantis'e getireceğim diye söz verdim. | Open Subtitles | لقد قطعتُ عهداً لأبيها بأنني (سأُعيدها إلى (أطلانطس |
Onu kurtardım. babasına kavuşturdum. | Open Subtitles | إنّي أنقذتها وأعدتها لأبيها. |
babasının siyasi kimliğinin kızının başını belayı soktuğundan pek emin değilim. | Open Subtitles | لستُ متأكّدًا أنّ الأمور السّياسيّة لأبيها أدخلتْها في مشاكل. |
İşine saldırarak, babasının düşmanlığını kazanmak güzel bir kıza kur yapmanın yeni bir tarzı olmalı! | Open Subtitles | حسناً ، هذا نمط جديد إذا أردت أن تخطب فتاة جميلة فإن الشاب يتعمد أن يخرج عن الطريق و يجعل نفسه عدواً لأبيها بمهاجمة أعماله |
Um, inanıyorum ki bu matemlinin ifade etmeye çalıştığı şey, birtanecik babasının bu ani ölümü, bir sürü boşluklara neden olmuştur... bankasında... | Open Subtitles | أنا اعتقد ان الحرمان... يحاول التعبير أن الموت المفاجىء... لأبيها الوحيد ترك فجوةكبيرة... |
Ama babasının, kızın babasıyla süregelen bir rekabeti vardı. | Open Subtitles | لكن والده كان منافساً شديداً لأبيها |
Bir kız için babasının değerini anlayamazsın. Bence sen anlamıyorsun. | Open Subtitles | لن تفهم أبداً ماذا تكون إبنة لأبيها |
Biliyordum babasının intikamını alacaktı | Open Subtitles | أرادت الانتقام لأبيها |