ويكيبيديا

    "لأتمكّن من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • için
        
    Baba olmak için sabırsızlanıyorum tüm ev benim olacak. Open Subtitles لا أطيق الانتظار حتّى أصبح أباً لأتمكّن من الاستحواذ على المنزل بأكمله
    Ben de ailemi korumak için istedikleri şeyleri yaptım. Open Subtitles وفعلتُ ما أجبروني عليه لأتمكّن من حماية عائلتي
    İki pahalı çocuk ile yaşamak için yapılmış bir ayarlama. Open Subtitles لأتمكّن من العيش مع طفلين مكلّفين للغاية
    Tanrı seni kurtarmam için bana gönderdi sanmıştım. Open Subtitles ظننتُ أنّ الله أرسلكَ لأتمكّن من إنقاذكَ
    Buradan gitmek için stajyerliğim bitene kadar bekleyemem. Open Subtitles لا أطيق الإنتظار حتى تنتهي فترة تدريبي لأتمكّن من الخروج من هذا المكان
    Çok düzgün giden bir kariyerim olmasına rağmen evde çalışıp çocukların yanında olabilmek için birkaç büyük iş teklifini reddetmek durumunda kaldım. Open Subtitles ولكنّي اضطررتُ إلى رفض العديد من العروض الكبرى لأتمكّن من العمل من المنزل وأكون متواجداً لأولئكَ الصغار
    İstediğin her neyse ona ulaşman adına bir plan yapabilmem için bana söylemelisin. Open Subtitles "أيّاً كان، يجب أن تخبرني به لأتمكّن من مساعدتكَ في إنشاء خطّة لتحقيقه"
    Gözetimin hakkında tavsiye verebilmem için bana karşı dürüst olmalısın. Open Subtitles من المهمّ أن تكون صريحاً معي تماماً. لأتمكّن من وضع توصياتٍ لاستمرار رعايتك، أيّاً تكن.
    - Onu tutuklamam falan için aramaya da mı vaktin yoktu? Open Subtitles لم يتسنّ لكَ إجراء مكالمة هاتفية لأتمكّن من اعتقاله؟
    Bu konuşmaya devam etmek için kafein almam lazım. Open Subtitles سأحتاج لبعض القهوه لأتمكّن من اكمال هذه المحادثة
    - Hyo Jin'in kurtulması için onun yakalanması lazım. Open Subtitles يجبْ أن أقبضَ عليه لأتمكّن من إنقاذ هيو جين.
    Sana sürpriz yapmak için onlarla geldim. Open Subtitles كانا يوصلاني فحسب لأتمكّن من مفاجأتك
    Onunla konuşabilmek için. Open Subtitles لأتمكّن من الحديث معه.
    Onlarla konuşmak için. Open Subtitles لأتمكّن من محادثتهم
    Claire, lütfen Justin'e sorabilir misin, ...tabağını bitirmiş mi, çalkalayıp bulaşık makinesine koymak için, ...alabilir miymişim? Open Subtitles (كلير)، هلاّ سألت (جستن) إن كان قد فرغ من زبديّته لأتمكّن من غسلها ووضعها بغسالة الصحون؟
    Marlo Stanfield'ı bitirebilmek için sadece birkaç hafta yeter bana. Open Subtitles لا أحتاج سوى أسابيع قليلة لأتمكّن من (مارلو)
    Onu öldürebilmem için. Open Subtitles لأتمكّن من قتله
    Bak, bunu eğlenmek için yapmıyorum. Trav'e mail atabilmek için interneti öğreniyorum. Open Subtitles اسمعي، أنا لا أفعل هذا للمتعة بل أتدرّب على الانترنت لأتمكّن من مراسلة (تراف)
    Walter, aklî durumun hakkında fikre varmam ve gözetimin hakkında tavsiye verebilmem için bana karşı dürüst olmalısın. Open Subtitles (والتر). من المهمّ أن تكون صريحاً معي بالكامل، لأتمكّن من وضعِ تقييم لحالتكَ العقليّة. بإمكاني وضعُ توصياتٍ لاستمرار رعايتك...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد