Havaalanına gelip de Aşk için yürekten bir ricada bulunmazsan. | Open Subtitles | طاردتيني في المطار و تقومي بعمل نداء توجه لأجل الحب |
Kartlar insanların Aşk için her şeyi yapacağına karar verdi. | Open Subtitles | البطاقات قرّرت الناس قد تفعل أي شيء لأجل الحب |
Annemle babamın zamanında Aşk için evlenilmezdi. | Open Subtitles | قديماً في القرى، أمي وأبي.. لم يتزوجا لأجل الحب |
Aşk için delice şeyler yapan erkekler gördüm. | Open Subtitles | لا أعرف سبق وأن رأيت من يفعل أشياء جنونية لأجل الحب |
aşk uğruna, Baba. Bir gün sen de benim hissettiklerimi hissedeceksin. | Open Subtitles | لأجل الحب يا أبي، يوماً ستشعر بما أشعره |
Aşk için birinci sınıf bir intihar. | Open Subtitles | إنتحار من الدرجة الأولى لأجل الحب |
Fakirler Aşk için evlenebilir. | Open Subtitles | يستطيع الفقراء أن يتزوّجوا لأجل الحب |
Eğer öleceksen, en azından Aşk için olmalı. | Open Subtitles | إذا كنت ستموتين قد يكون لأجل الحب ايضا |
"Aşk için her şeyi yaparım, şey hariç..." | Open Subtitles | ـ "ٍسأفعل أي شيء لأجل الحب, لكن لن أفعل ذلك .."ـ |
"Aşk için yaptığımız şeyler," dediği zaman kar yağdırmaya başlaya bilirsin. | Open Subtitles | الرجل : وتذكر عندما تصل إلى جملة "الأشياء التي نقوم بها لأجل الحب" تأهب لإسقاط الثلج |
Aşk için yaptığımız şeyler. | Open Subtitles | الأشياء التي نقوم بها لأجل الحب |
Makam, para ya da arazi uğruna değil de Aşk için evlendi diye onu, zorluklarıyla baş edemeyeceği bir dünyada yoksulluk ve esaret içinde yaşamaya mahkum ettiler. | Open Subtitles | لأنها تزوجت لأجل الحب ... لا لأجل المكانة و المال أو الأرض ... حكمتم عليها بحياة الفقر و العبودية في عالم لم تألف التعامل معه |
Kaç. Aşk için kaç. | Open Subtitles | اهرب، افعل ذلك لأجل الحب |
Bunu Aşk için yaptı. | Open Subtitles | فعلت ذلك لأجل الحب. |
Onu Aşk için öldürmediğinizi biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنك لم تقتلها لأجل الحب |
- Aşk için yapmış. | Open Subtitles | فعلها لأجل الحب - أنت تتفهم إذاً - |
Aşk için yaptığımız şeyler. Harika. | Open Subtitles | الأمور التي نفعلها لأجل الحب |
Her şeyi Aşk için riske atmak. | Open Subtitles | مخاطرين بكلّ شيء لأجل الحب |
Rosalie bir gün evleneceği zaman, Aşk için evlenecek, para ya da ünvan için değil. | Open Subtitles | عندما تتزوج (روزلي) ستتزوج لأجل الحب لا المال أو لقب. |
Dedi ki "Ölürken pişmanlık duyduğum tek şey, aşk uğruna ölmüyor olmamdır." | Open Subtitles | قال: "النـدم الوحـيد الذي أشعر به عند الموت، هو أنني لم أمت لأجل الحب." |
Karanlık bayan aşkı için atladı! | Open Subtitles | ! امرأة غامضة تنتحر لأجل الحب |
Piper ve Leo gibi sende aşkın için her şeyi riske attın. | Open Subtitles | لقد خاطرتِ بكل شيء لأجل الحب أنتِ و "بايبر" |