Yarın akşamki parti için kiralayabilelim diye bir şeyler ayarlayacakmış. | Open Subtitles | و يقول أنها ستُعطينا صفقة جيدة لنؤجر المكان لليلة الغد لأجل الحفلة |
Sadece parti için süslüyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أزين المكان لأجل الحفلة |
Bira parası. parti için para topladık. | Open Subtitles | انها اموال جعة لقد جمعناها لأجل الحفلة |
Bunlar parti için, Baba. | Open Subtitles | هذه لأجل الحفلة يا أبي |
parti için hazırlanıyorduk da. | Open Subtitles | نحن كنا نحضر لأجل الحفلة |
- parti için buradayım. | Open Subtitles | -أنا جئت هنا لأجل الحفلة -نعم |
- parti için geldik. | Open Subtitles | - نحن هنا لأجل الحفلة |