| Yok edilemez kutsal topraklara inanıp ebedi adalet için yaşayın! | Open Subtitles | آمنوا في الأرض المقدسة العصية و عيشوا لأجل العدالة الأبدية |
| O çocuk için, adalet için, mahkeme kararına uymalı... | Open Subtitles | لأجل الفتى، لأجل العدالة يجب أن تعودوا بحكم.. |
| Ortağım yıllarını adalet için savaşmakla geçirdi şimdiyse ona adaletli davranmayı reddediyorlar. | Open Subtitles | قضت شريكتى حياتها تحاربُ لأجل العدالة. وهم يرفضون منحها العدالة. |
| adalet için burada yaptıklarınızı takdir ettiğimi bilmenizi istiyorum. | Open Subtitles | وأريدكم أن تعرفون جميعكم بأنني أقدّر ماتفعلونه.. لأجل العدالة.. |
| adalet için burada yaptıklarınızı takdir ettiğimi bilmenizi istiyorum. | Open Subtitles | وأريدكم أن تعرفون جميعكم بأنني أقدّر ماتفعلونه.. لأجل العدالة.. |
| adalet için dövüşmeye ve yanlışları düzeltmeye. | Open Subtitles | . سوف نقوم بتصحيح الأخطاء ونحارب لأجل العدالة |
| O halde, adalet için yapılan bu kır gezisini reddetsem şuradaki Edi ile Büdü bunun yerine beni atış talimi için kullanacak diyebilir miyiz? | Open Subtitles | العدالة لذا أفترض أنه من العدالة أن أختار إجتياز هذه الرحلة الميدانية لأجل العدالة وينكين و بيكلين هناك . |
| Şiirsel adalet için bonus puan. | Open Subtitles | نقاط أضافية لأجل العدالة الشاعرية |
| - Bazıları adalet için savaşıyor. | Open Subtitles | حسناً, بعضهم يقاتل لأجل العدالة |
| Güzel! Nihai adalet için ruhunun ateşle! efendim. | Open Subtitles | -جيد ، قاتل بحياتك لأجل العدالة المطلقة |
| Özgürlük için baştan çıkarıyor adalet için yokuşları tırmanıyor ve bağımsızlığın ışığını yakıyorum. | Open Subtitles | (آمب) يرتجل لأجل الحرية يتسلّق العوائق لأجل العدالة ويشعل نور الحرية |
| Charlie Bresler ve Diana Schott hayatlarının ileri evresinde bulunan bir çift: Gençken tanıştıklarında Vietnam Savaşı karşıtı aktivistlerdi, sosyal adalet için mücadele ediyorlardı ve bu değerleri terk etmemiş olsalar da çoğu kişi gibi kariyerlerine başladıktan sonra benimsedikleri değerlere yönelik pek de aktif bir şey yapmadılar. | TED | الذين كانوا يافعين عندما ألتقوا ببعضهم ، كانوا ناشطين ضد حرب فيتنام ، حاربوا لأجل العدالة الإجتماعية ، و بعد ذلك انتقلوا إلى وظائف ثابتة ، كمعظم الناس ، لم يفعلا أي شيء نشيط جداً يتعلق بتلك القيم ، ولكنهم أيضا لم يتخلوا عنها . وبعد ذلك ، عندما وصلا إلى السن الذي يبدأ فيه كثير من الناس بالتفكير بالتقاعد، عادوا إلى تلك القيم، |
| adalet için. | Open Subtitles | لأجل العدالة |
| adalet için. | Open Subtitles | لأجل العدالة |
| adalet için. Ben cadı falan değilim. | Open Subtitles | لأجل العدالة |
| adalet için! | Open Subtitles | لأجل العدالة! |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 