anneme iyi gelecek bir şey istiyorum hastanede ona hep aynı şeyleri veriyorlar. | Open Subtitles | أريد شيئاً لذيذاً لأمّي إنّها في المشفى، دائماً ما يحضرون لها الطعام نفسه.. |
Baba, düşündüm ki: Eğer anneme itibar gösterirsen o da sana yardım edebilir. | Open Subtitles | أبي، إليك فكرة، لو اعترفت لأمّي بالفضل، ربّما يمكنها مساعدتك |
Çocukken duygusal problemlerim vardı. anneme olanlardan ötürü. | Open Subtitles | عانيتُ مشاكل عاطفيّة كطفل بسبب ما جرى لأمّي |
Bugün çok kötü bir gündü ama sonra annemin aklına buz pateni yapmaya gitmek gibi harika bir fikir geldi. | Open Subtitles | حسناً، لقد كان يوماً سيئاً حقاً، ولكن كانت لأمّي هذه الفكرة اللامعة أن نذهب للتزلّج على الجليد. إنّه أمر مذهل. |
annemin fotoğrafı, Rio'da çekilmiş. | Open Subtitles | إنّها صورة لأمّي أمام الكوركوفادو في ريو |
Hadi bakalım,benim annem için evi toplamama yardım | Open Subtitles | الآن هيا . ساعدني لاجعل البيت جاهز لأمّي. |
Eğer bir gün bunu yapacak olursam da annemi, Leopold Dayım'ı, Kral'ı ya da öyle birini değil kendimi memnun etmek için bunu yaparım. | Open Subtitles | وإذا فعلتُ سوف أمتّع نفسي ولن يكون لأمّي أو العمّ (ليوبولد) أو الملك أو أي شخص آخر رأي في ذلك، ثقي بي |
Ona kadar geri dönmezsem anneme onu arayacağımı söyledim. | Open Subtitles | قلتُ لأمّي أنني سأتّصل بها إن لم أكن سأعود في العاشرة |
Erken saatlerde attığım mesajı gördün mü bilmiyorum. anneme yardım ettiğin için tekrar teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | مرحبا ، أبي ، لا أعلم إن كنت تلقيت رسالتي لكني أودّ أن أشكرك مجددا على مساعدتكَ لأمّي |
Bir ilişki yaşadığını düşünüyorum, ve anneme burada iş yemeği yediğini söylemiş. | Open Subtitles | اعتقد ان لديه علاقة غرامية وقد قال لأمّي انه كان لديه عشاء عمل هنا |
anneme sadece danışmana gitmeniz gerektiğini söyledim. | Open Subtitles | كل ما قلته لأمّي بأنّه يجب عليكم أن تذهبوا إلى متخصص نفساني .. |
Benim de yapmam gereken tek şey... anneme ve babama resim hakkında hiçbirşey söylememek mi? | Open Subtitles | وكلّ ما عليّ فعله هو ألاّ أقول شيئا عن لوحةٍ ما لأمّي وأبي؟ |
anneme de söylediğim gibi sırf iyilik olsun diye yaptım. | Open Subtitles | لقد قلتُ لأمّي أنّني أردتُ أن أعمل شيئاً جيّداً |
anneme açıkladım ve yola düştük! | Open Subtitles | شرحته لأمّي وأمضينا في طريقنا. |
Babam, dayımdan 1941 yılında anneme vermesi gereken 50 doların faizini istiyor Dayım, büyükannemi susturmak için huzurevine yatırdı. | Open Subtitles | أبي يطالب خالي بدفع فوائد، على خمسين دولار كان يفترض أن يدفعها لأمّي عام 1941. وخالي وضع جدّتي في دار مسنّين لكي يبقيها صامتة. |
anneme postadan kocaman bir resim gelmişti. | Open Subtitles | كان لأمّي لوحة. حصلت عليها من جريدة "بريد يوم الأحد". هائلة. |
annemin DNA'sı hala o haçta duruyor muymuş? | Open Subtitles | الحامض النوويّ لأمّي كان لا يزال على هذا الصليب؟ |
Dostlar, geçen gece annemin 87 yılına değecek bir konuşma yazmak için otururken imkansız bir görevle karşı karşıya olduğumu sandım tâki onun onaylamama yetkisinin allah vergisi olduğunu keşfedene kadar | Open Subtitles | أصدقائي، البارحة عندما جلستُ لأكتب خطابًا مقبولاً لأمّي صاحبة 87 سنة ظننتُ أنّني أواجهُ مهمّة صعبة |
Biliyorsun gerçi ama yine de söyleyeyim. Bu annemin tüm çocuklarıyla birlikte geçirdiği ilk doğum günü. | Open Subtitles | حتى نكون على بيّنة، هذا أول عيد ميلاد لأمّي مع كلّ أبنائها |
annem için hediye bakmaya gelmiştim. | Open Subtitles | جئتُ إلى هنا من قبل لكي أبحث عن هديّة لأمّي |
annem için en önemli şey bir kanepe almaksa babam için en önemli şey de parasını ödemekti. | Open Subtitles | إن كان أهمّ شيء بالنسبة لأمّي هو شراء أريكة جديدة فإن الأهمّ عند أبي هو دفع ثمنها |
Alexis, Pi ve annemi yoga terapisine yolladım. | Open Subtitles | لقد اشتريتُ لأمّي و(ألكسيس) و(باي) استراحة يوغا ليليّة. |
O yüzük annemindi. | Open Subtitles | ذلك الخاتم كان لأمّي |