Gurur duyuyorum çünkü sen ve kardeşin Ba Sing Se'yi fethettiniz. | Open Subtitles | أنا فخور لأنك أنت و أختك غزوتم با سنج ساي |
Babam Mesnet yüzünden öldürüldü çünkü sen ve adamların o gece onun için geldiniz. | Open Subtitles | قُتل والدي بسبب المُرتكز لأنك أنت و رجالك جئتم لتأخذوه في تلك الليلة |
"Çok hızlı" dediğin zamanlarda kasdettiğin ne, çünkü sen ve Tonya iki günde beraber yaşamaya başlamıştınız, onun gibi bir şey mi? | Open Subtitles | حين قلت بسرعة كنت تقصدين لأنك أنت و " تانيا " انتقلم خلال يومين |
çünkü sen ve Jackie birlikteyken çok aptal görünüyorsunuz. | Open Subtitles | لأنك أنت و (جاكي) مظهركم سويّة سخيف جدّاً |
çünkü sen ve Tina sağlamsınız... | Open Subtitles | لأنك أنت و(تينا) صلبتان، إنكما ثنائي متوافق وكأن الله إختاركما ليكمل كل منكما الآخر |