Sendiğin erkeği bulduğun için şanslısın. | Open Subtitles | أنا سعيدة لك. أنت محظوظة لأنك وجدت من تحبين |
Pekala, kurbanın yarasında sığır eti bulduğun için... bunun ceset çiftliğindeki bir inekten gelebileceğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | إذاً,لأنك وجدت لحم بقر في مسالك الجرح للضحية فأنت تعتقد أن اللحم من إحدى أبقار مزرعة البحث؟ |
Kızın ailesini öldüren adamı bulduğun için sana teşekkür etmeyi isterim. | Open Subtitles | أنا أشكرك لأنك وجدت الشخص الذي قتل عائلة البنت |
Gizli yerimizi bulduğunuz için çok akıllı olmalısınız. | Open Subtitles | انت ماهر للغاية لأنك وجدت مخبأنا |
Gizli yerimizi bulduğunuz için çok akıllı olmalısınız. | Open Subtitles | انت ماهر للغاية لأنك وجدت مخبأنا |
Saf bir onur ve güç kaynağı buldun diye mi? | Open Subtitles | لأنك وجدت نوعا من القوى الصادقة بداخلك و إِحترام الذات |
Karın, zenci adama kaçtı da sen İsa'yı ya da aziz listesini bulduğun için bir şey yapmamıştın, değil mi? | Open Subtitles | ... ألم تهرب مع رجل أسود ... لكنك لم تفعل أي شيء لأنك وجدت المسيح أو قائمة بقالته أو شيئاً كهذا ؟ |
Bunu eğlenceli bulduğun için memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيد لأنك وجدت نفسك مسلياً |
Sonunda birini bulduğun için çok sevindim, Dwight. | Open Subtitles | دوايت أنا سعيدة جدا لأنك وجدت شخص ما |
Sonunda gerçekten sevdiğin birilerini bulduğun için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيد لأنك وجدت شخص ان كنت حقا مثل |
Bunu bulduğun için çok sağol, oh, bayıldım! | Open Subtitles | شكراً لأنك وجدت هذا ! إنني أحبه |
Tanrını bulduğun için mutluyum. | Open Subtitles | أنا مسرور لأنك وجدت إلهك |
Connor gibi iyi ve kibar birini bulduğun için gerçekten çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة حقاً لأنك وجدت شخصاً بمثل روعة (وبمثل لطف (كونر |
Sadece kanepedeki bir yastığın altında çikolata kağıdı buldun diye mi? | Open Subtitles | فقط لأنك وجدت غلاف آيس كريم تحت الوسادة؟ |