| Bilmiyorum çünkü onlara kim olduğuma dair hiç dürüst olmadım. | TED | لا أعلم، لأنني لم أكن صادقة أبدًا معهم عن هويتي. |
| Fakat ben etrafa döndüm çünkü sesimin nereden geldiğini farkedemiyordum. | TED | لكنني التفت حولي لأنني لم أستطع التعرف على مصدر صوتي. |
| çünkü panik yapmamıştım ve onu sakinleştirmek için ne söyleyeceğimi biliyordum. | TED | لأنني لم أكن خائفًا ووجدتني أقول له ما يهدّئ من روعه. |
| Neden bahsettiğini bilmiyorum. çünkü ben oklarımı hiçbir şeye batırmam. | Open Subtitles | .لا أعلم عمّا تتحدث .لأنني لم أضع أيّ شيء لسهامي |
| - çünkü işini kaybetmeni istemiyordum. | Open Subtitles | لماذا لم تخبرينا؟ لأنني لم أرد التأثير على عملك |
| Ama burada durmalıyım çünkü sizlere vermem gereken şeyi henüz vermedim. | Open Subtitles | ولكن يجب علي ان اقف هن لأنني لم اعطكم ما تستحقونه |
| Asla bir erkeğin evinde külotumu bırakmam çünkü bir daha görmüyorum. | Open Subtitles | أنا لا تترك الملابس الداخلية لأنني لم أرى ذلك مرة أخرى. |
| Nedeni onları henüz tam olarak görmemem. çünkü göğüslerinize bakmakla meşguldüm. | Open Subtitles | هذا لأنني لم أراهما بعد فقد كنت مشغولاً بالتحديق في صدرك |
| Emir vermek istiyorsan kendine bir köpek al çünkü artık hiç umurumda değil! | Open Subtitles | يجب أن تحضري كلباً إذا أردت إصدار الأوامر لأنني لم أعد آبه لذك |
| Hapları senin verdiğini söyledim çünkü başımın belaya girmesini istemiyordum. | Open Subtitles | أخبرتها أنكِ أعطيتها لي لأنني لم أود الوقوع في مشاكل |
| Beni terketti çünkü artık onu güldüremiyordum, ve bana olan sevgisini kaybetti. | Open Subtitles | . . تركتني لأنني لم أعد اجلعها تبتسم و فقدت مشاعر الحب |
| Bir şey söylemedim çünkü öldükten sonra adını lekelemek istemedim. | Open Subtitles | لم أقل شيئا لأنني لم أرد تشويه سمعتها بعد وفاتها |
| Bazı testler yaptı ve bana bebeğimi kaybetmediğimi çünkü hiç hamile kalmadığımı söyledi. | Open Subtitles | أجرى بعض الفحوصات وأخبرني أنني لم أخسر الطفل لأنني لم أكن حبلى أساساً |
| Ben kimseye hastalık bulaştırmadım. çünkü ben hiç hasta olmadım. | Open Subtitles | أنا لم أصيب أحد بالمرض لأنني لم أمرض نفسي أبداً |
| Öyle bir kayıt yok çünkü ben bir şey yapmadım. | Open Subtitles | لا يوجد أي سجل لذلك، لأنني لم أفعل أي شيء. |
| Ben böyle davranırsam boyun eğecek; çünkü ben zorlu biriyim, kur yapmam. | Open Subtitles | لذلك أنا لها ، وهكذا كانت غلة بالنسبة لي ، لأنني لم الخام والعمل على جذب مثل فاتنة. |
| - çünkü bu delillerin resmi sahipliğini almadım. | Open Subtitles | لأنني لم أتحمل المسؤولية الرسمية لهذه القطعة من الدليل |
| Sonra bir ağaç evde uyumalarına izin vermediğim için kötü oldum, çığlık atarak yatağa gittiler. | Open Subtitles | غضبا لأنني لم اسمح لهما بالنوم في بيت الشجرة |
| Dans etmediğim için üzgün değilsiniz ama, değil mi? | Open Subtitles | لكنكَ لستَ آسفاً لأنني لم أرقص، أليس كذلك؟ |
| Sizinle görüştüğüm için çok mutluyum. Bugün sizi ziyaret edemediğim için ise üzgün. | Open Subtitles | أنا آسف لأنني لم أستطع أن أجنبك الصعود إلى منصة الشهود |
| Orada sizlerle olamadığım için üzgünüm ama sürüsüyle Hollywood projelerim var ve bu ceketler kendi kendilerine kollarından kesilmiyorlar. | Open Subtitles | آسف لأنني لم أكن هنا معكم شخصياً، لكنني لديَّ العديد من المشاريع بهوليود وهذا الجواكيت لن تقص الأكمام بنفسها. |
| O gece sen ve baban ölebilirdiniz sırf bir ejderhayı öldüremedim diye. | Open Subtitles | كدت أنت ووالدك تموتان في تلك الليلة لأنني لم أستطع قتل تنين |
| Belki yemek teklifi yapmadığım için beni cezalandırmak istiyorsundur. | Open Subtitles | ربما بأنك تريدين معاقبتي لأنني لم أسألكِ حول العشاء |
| O gece burada olmadığım için üzgünüm Hilda. | Open Subtitles | انا اسفة لأنني لم اكن هناك بتلك الليله.. |