Çok havalı olduğunu düşündüğü için burada kalmış, ama şimdi ikiyüzlü olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | هي تتسكع حولك لأنها تعتقد أنتِ كنتِ رائعه، لكن الآن تعتقد بأنّك منافقه |
Amanda'yla arasını açtığını düşündüğü için Kyle'a kızgın. | Open Subtitles | إنها غاضبة لأنها تعتقد بأن كايل تدخل في شؤون أماندا |
Ailesinin dağılacağını düşündüğü için morali bozuk. | Open Subtitles | إنها متضايقة لأنها تعتقد أن عائلتها تنهار |
Belki de onu istemediğini düşündüğü için seni almaya çalışmamıştır. | Open Subtitles | جسناً ، ربما لم تحاول إرجاعك لأنها تعتقد أنك لا تريدينها |
Ajan Brody eşinin yanında olduğuna inanır çünkü seni iyi bir baba sanıyor. | Open Subtitles | العميلة (برودي) ستقول نعم لأنها تعتقد بأنك أباً صالحاً |
Masum olduğunu düşündüğü için mi yoksa onu korumak için mi yalan söylüyor bilmem ama yerini biliyor. | Open Subtitles | لا أدري إن كانت تكذب لتحميه أم لأنها تعتقد أنه بريء، لكنها تعلم أي مكانه |
İsa'ya benzediğini düşündüğü için senden fena korkuyor. | Open Subtitles | وهي استثنائي تماما لأنها تعتقد نظرتم مثل يسوع. |
Ama özellikle de senin sonunda büyüdüğünü düşündüğü için mutlu. | Open Subtitles | ولكن بصفة خاصة لأنها تعتقد بأنك نضجت أخيرا |
Sırf havalı olduğunu düşündüğü için hâlâ kardeşinin eski arabasını kullanıyor. | Open Subtitles | أنها لا تزال تقود سيارة أخيها القديمة لأنها تعتقد أن هذا رائع |
Kadın da, onun suçu olduğunu düşündüğü için adama kızıyor. | Open Subtitles | وهي غاضبة منه لأنها تعتقد بأنها غلطته |
Ajan Brody eşinin yanında olduğuna inanır çünkü seni iyi bir baba sanıyor. | Open Subtitles | العميلة (برودي) ستقول نعم لأنها تعتقد بأنك أباً صالحاً |