Ama hiçbir şey karşılıksız değil, çünkü hiçbir güvence yok. | Open Subtitles | ماعدا أنه لا يوجد أحد حر لأنه لا توجد ضمانات |
İşte iyi fikirler böyle büyük fikirlere dönüşür, çünkü hiçbir fikir tamamen biçimlenmiş olarak doğmaz. | TED | و هذا كيف تتحول الأفكار الجيدة لأفكار رائعة، لأنه لا توجد فكرة تولد كامله. |
Durun, ama sonra eski halime dönmek isterdim çünkü hiçbir kadın bir kuşla yapmak istemez. | Open Subtitles | مهلا لكن بعدها أريد أتحول مجددا إلى نفسي لأنه لا توجد إمرأة ترغب في تقبيل ومغازلة طائر |
Marifet bu travma noktalarını yayılan mikro çatlakların yollarının kesişeceği hiç bir önceki çatlak olmadığı için gitmeye devam ettikleri yeri ayırabilmekte. | Open Subtitles | الآن، البراعة هي بفصل نقاط الإصابة هذه حيث يمتد تشعب الكسور الدقيقة لأنه لا توجد كسور سابقة تتقاطع معها |
Muhtemelen "Kızımın kocanı düzmeye çalıştığı için kusura bakma" şeklinde bir kart olmadığı için. | Open Subtitles | ربما لأنه لا توجد بطاقة هولمارك" التي تقول" " آسفة ابنتي حاولت أن تنكح زوجك " |
çünkü hiçbir beyin hasarı aynı değildir. | Open Subtitles | لأنه لا توجد إصابتان بالمخ متشابهتان أبداً |
Geçmişe gömmelisin artık, çünkü hiçbir kıç o kadar üstünde durmağa değmez. | Open Subtitles | عليك تجاوز ذلك... لأنه لا توجد مؤخرة, تجعلك تفكر بهذا كل هذه المدة... |
Geçmişe gömmelisin artık, çünkü hiçbir kıç o kadar üstünde durmağa değmez. | Open Subtitles | عليك تجاوز ذلك... لأنه لا توجد مؤخرة, تجعلك تفكر بهذا كل هذه المدة... |
Hiç bilemeyeceğiz çünkü hiçbir kanıt yok. | Open Subtitles | لن نعرف ابدا , لأنه لا توجد ادله |
Artık bir kaynağın olmadığı için üzgünsün yalnızca. | Open Subtitles | أنت آسف فقط لأنه لا توجد عندك مصادر |