Ve bunun sonuçlarını düşünürseniz, bu şeyden gizlenmek gittikçe zor hale geliyor, diğer şeylerin yanında Çünkü sadece elektronik dövmeler değil, yüz tanıma da gerçekten iyiye gidiyor. | TED | و كما تفكر في عواقب ذلك، يصبح من الصعب اخفاء هذه الأشياء، من بين أمور أخرى، لأنه ليس فقط الاوشام الإلكترونية، ولكن التعرف على الوجه اصبح جيدا. |
Çünkü sadece sana yalan söylemekle kalmadım kendime de yalan söyledim. | Open Subtitles | لأنه ليس فقط لم أكذب عليك. كذبت علي نفسي. |
Çünkü sadece başaramayacağını kanıtlamakla kalmadın, sırtıma da hedef tahtası koydun. | Open Subtitles | لأنه ليس فقط أنك أثبت لي أنك ! لا تستطيع أن تُوصِل ! أنت لوّنت هدفاً على ظهري |