| Ya da en azından, Kral'a şantaj yapmak için kullanabilir. | Open Subtitles | . او علي الأقل تستعمله لإبتزاز الملك |
| Sen bir altın madenisin. Şimdi seni Ushitora'ya şantaj yapmak için kullanabilir veya Seibei'ye satabilirim. | Open Subtitles | الآن يمكنني بيعكما إلى (سيوبي) أو إستغلالكما لإبتزاز (أوشيتورا) |
| Sen bir altın madenisin. Şimdi seni Seibei'ye satabilir,ya da Ushitora'ya şantaj yapmak için kullanabilirim. | Open Subtitles | الآن يمكنني بيعكما إلى (سيوبي) أو إستغلالكما لإبتزاز (أوشيتورا) |
| Amanda'nın Conrad'a şantaj yapmak için kullandığı bilgisayarı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر الحاسوب، الذي كانت تستخدمه (أماندا) لإبتزاز (كونراد)؟ |
| Piç kurusuna şantaj yapmaya gitmiştik. Görev tamamlandı. | Open Subtitles | لقد ذهبنا هناك لإبتزاز الوغد و المهمـّة تمـّت |
| Nicole ise bildiği sırlardan bir tanesini Meddie'ye şantaj yapmak için kullanıyordu. | Open Subtitles | وكانت (نيكول) تستعمل إحدى هذه الأسرار لإبتزاز (مادي). |
| Bunlar Byron'a şantaj yapmak için kullanılan fotoğraflar. | Open Subtitles | (هذه الصور تستخدم لإبتزاز (برايسون |
| Randolph'a karşı bir koz olarak kullanabileceğimi düşünmüştüm ama belli ki bunu başkasına şantaj yapmak için kullanıyormuş. | Open Subtitles | فكّرتُ أن استخدمها كنُفوذ على (راندولف)، لكن... حسناً، بات واضحاً الآن أنّه كان يستخدمها لإبتزاز شخص آخر. |
| Derek bu sahte özgeçmişi kullanarak Felton'a şantaj yapmaya hazırlanıyordu. | Open Subtitles | ديريك) كان مستعد لإستخدام هذه السيرة) (لإبتزاز (فيلتون |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 