ويكيبيديا

    "لإبرام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapmak
        
    • yapmaya
        
    Bir anlaşma yapmak için biraz zamanım olur dedim karşılığında size yardım edersem, beni devre dışı bırakmamanızın garantisi olur. Open Subtitles أتوقع أنه سيكسب لي الوقت لإبرام صفقة مساعدتك مقابل ضمان أني لا أترك في العراء
    Bir anlaşma yapmak için sadece anneni satmaz, bir de üzerine para verirsin. Open Subtitles ليس يُمكنك فقط المُتـاجرة بأمّك ، لإبرام إتفاق " لكنّ يُمكنك إرسـالها إلى " نداء الواجب
    Başka bir anlaşma yapmak ve bu işten parayla kurtulmak için. Open Subtitles لإبرام صفقة أخرى كيّ أخرج من محنتي
    Şu anlaşmayı yapmaya hazırım. Kurdelelerimi geri istiyorum. Open Subtitles أنا مستعدّة لإبرام ذلك الاتّفاق أريد استعادة شرائطي
    Buraya anlaşma yapmaya gelmediysen, ne istiyorsun? Open Subtitles لأنك لو لم تأت لإبرام صفقة فما هو سبب وجودك؟
    Irina, Mikhail'in bağırdığını ve SVR'ın bildiğinden daha fazla sırrı çaldığını söylerek son anda bir anlaşma yapmaya çalıştığını söyledi. Open Subtitles قالت إيرينا إنّ ميخائيل كان يصرخ، في محاولة منه لإبرام اتفاق في اللحظة الأخيرة، مُدّعياً سرقته أسرار أكثر مما يعرفه جهاز الاستخبارات الروسية الخارجية.
    Anlaşma yapmak için hazırız. Open Subtitles نحن على إستعدادٍ لإبرام إتفاق.
    Anlaşma yapmak için hazırız. Open Subtitles نحن على إستعدادٍ لإبرام إتفاق.
    Buraya seninle anlaşma yapmak için gelmedim. Kanını almaya geldim. Open Subtitles ما جئت لإبرام اتفاق، جئت لأجل دمائك.
    Seninle herhangi bir anlaşma yapmak zorunda değilim. Open Subtitles -لست مضطرّاً لإبرام أيّ اتّفاق معك
    - Anlaşma yapmak mı? Open Subtitles ـ لإبرام الصفقة؟
    Bir anlaşma yapmak için buradayım. Open Subtitles أنا هنا لإبرام اتفاق
    Kardeşim de beni şeytanla anlaşma yapmak için zorladı, senin gibi masum kızları... böyle korkunç şeyler yapması için canavarlara dönüştüreyim diye... Open Subtitles {\pos(190,230)}أرغمني أخي لإبرام صفقة مع الشيطان {\pos(190,220)}لأحول فتيات بريئات مثلك إلى وحوش لفعل شنائع كتلك.
    - Yeni bir anlaşma yapmak için geldim. Open Subtitles -جئت لإبرام صفقة أخرى
    Herkes anlaşma yapmaya hazır mı? - Anlaşma mı? Open Subtitles هل الجميع لديه الاستعداد لإبرام صفقة؟
    Anlaşma yapmaya hazırım. Open Subtitles أنا جاهز لإبرام صفقة
    Bu yargılama faslını tatlıya kadar biraz yavaşlatmak isteyebilirsin. Buraya anlaşma yapmaya geldik Damon. Open Subtitles إنّنا هنا لإبرام إتّفاقٍ يا (دايمُن)، وهذا لا يعني تملّقه من أجل وجبة طعام.
    Şu anlaşmayı yapmaya hazırım. Open Subtitles أنا مستعدّة لإبرام تلك الصفقة
    Buraya anlaşma yapmaya gelmediysen, ne istiyorsun? Open Subtitles لأنك لو لم تأت لإبرام صفقة
    Anlaşma yapmaya geldim. Open Subtitles جئت لإبرام اتفاق.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد