Bana bak, onu oradan çıkarmak için katliam bile olması umarımda değil. | Open Subtitles | لا يهمني إن تطلب الأمر مذبحة لإخراجها من هناك |
Bana bak, onu oradan çıkarmak için katliam bile olması umarımda değil. | Open Subtitles | لا يهمني إن تطلب الأمر مذبحة لإخراجها من هناك |
onu oradan çıkarmak için bir kaç alet bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا إحضار بعض المعدّات لإخراجها من هناك |
Onu oradan çıkarmanın bir yolunu bulacağım. Duvarları yıkıp geçmem gerekse bile. | Open Subtitles | سأجد طريقة لإخراجها من هناك حتى لو اضطررت لتحطيم الجدران. |
Onu oradan çıkarmanın tek yolu bu. | Open Subtitles | هذه الطريقة الوحيدة لإخراجها من هناك. |
onu oradan çıkarmak için bir yol bulmamız lazım. | Open Subtitles | يجب أن نجد حلاً لإخراجها من هناك |
Ama sanırım onu oradan çıkarmak için biraz yardıma ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | ولكنني أظن أننا سنحتاج للمساعدة لإخراجها من هناك |
onu oradan çıkarmak için kaldırma düzeneği falan olmalı. | Open Subtitles | لابد أن هناك مفتاح أو شيئ ما لإخراجها من هناك حسنا يا (كلوديا) أترين طريق أخر للخروج ؟ |