ويكيبيديا

    "لإصلاحها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tamir etmek
        
    • Düzeltmenin
        
    • yama için
        
    • onarmanın
        
    • Tamir için
        
    • tamiri bir
        
    • tamir edecek
        
    • tamir etmesine
        
    • düzeltmek için
        
    • tamir etmesi için
        
    • tamir ettirmek için
        
    Son yarışta pod'umu parçaladı. Onu tamir etmek uzun sürecektir. Open Subtitles لقد حطّم سفينتي في السباق الأخير وستأخذ وقت طويل لإصلاحها.
    Düzeltmenin bir yolunu bulamazsak altı ay içinde hepimiz öleceğiz. Open Subtitles إذا لم نتمكن من إكتشاف طريقة لإصلاحها سنموت جميعاً في غضون ستة أشهر
    Ama sizi merkezden arayacaklar ve yama için birini gönderecekler. Open Subtitles لكن الهيئة ستتصل بك و ترسل شخصاً ما لإصلاحها
    Ha! Arabaya kızdın, biliyorum. Merak etme.Ben onarmanın bir yolunu biliyorum. Open Subtitles أنتِ غاضبة من أجل السيارة لا تقلقين سأفكر بطريقة لإصلاحها
    Eğer yaşam desteği tehlikeye girdiyse, gemiyi Tamir için indirmiş olabilirler. Open Subtitles إذا فشل دعم الحياه ربما يكونوا هبطوا بالسفينه لإصلاحها
    Kanalizasyonun tamiri bir ömür sürer! Open Subtitles تلك البالوعه إستغرقت وقتا طويلا لإصلاحها
    5 yıI önce bozuldu, tamir edecek kimseyi bulamadım. Open Subtitles ـ توقفت عن العمل منذ خمس سنوات ولا أجد أي أحد لإصلاحها
    - Fakat onun tamir etmesine ihityacım var! Open Subtitles - ولكنني احتاج إليه لإصلاحها!
    Belki doktorlar düzeltmek için metal bir vida kullanmışlardır? Open Subtitles أعني, هل أدخل الطبيب شيئا معدنيا لإصلاحها ؟
    - Bende bunu bilmek istiyorum! - Ben tamir etmesi için birini çağırayım. Open Subtitles ذلك ما كنت أريد أن أعرفه - حسناً سأحضر شخص لإصلاحها -
    Aracımızda sorun var ve Bayan Elizabeth de onu tamir ettirmek için para harcamak istemiyor. Open Subtitles السيده "إليزابيث" لا تريد إنفاق نقود لإصلاحها
    Evsahibim burada yaşıyor. Artık tamir etmek zorunda. Open Subtitles مالك مسكني يقطن هناك، سيضطرّ لإصلاحها الآن
    Git anneye anevrizmanın yerini bulmak için serebral anjiyo yapmamız gerektiğini sonra da tamir etmek için ameliyat gerektiğini söyle. Open Subtitles اذهبي و اخبريهما انها بحاجة لتخطيط اوردة الدماغ لتحديد مكان ام الدم ومن ثم عملية لإصلاحها
    Terör hüclerinin bulunduğu flash bellek zarar görmüş tamir etmek için birine ihtiyaçları var. Open Subtitles القرص الصلب يحتوي لائحة عن خليات نائمة تمت إصابتها وهو يحتاج أحدًا ما لإصلاحها
    Buraya gelip istek listemin içine etti sonra da kutudaki kalbin bunu Düzeltmenin anahtarı olduğunu söyledi. Open Subtitles -إسألي (ويبر ). لقد أتى إلى هنا, وأهان قائمة أمنياتي، وأخبرني أن القلب داخل الصندوق هو المفتاح لإصلاحها.
    Ona merkezin onu arayacağını yarın Ronny'yi yama için göndereceklerini söyledim. Open Subtitles أخبرتها أن الهيئة ستتصل بها أننا سنرسل (روني) لإصلاحها غداً
    Hayır,biz onarmanın bir yolunu biliyoruz. Open Subtitles لا، نحن سنفكر بطريقة لإصلاحها
    Annemin Tamir için çağırdığı adamlar daha da kötü etiler o da onları asliye mahkemesine verdi. Open Subtitles الرجال والدتي استأجرت لإصلاحها أدلى به للتو الأمر سوءا، ذلك، أخذتها منه إلى محكمة المطالبات الصغيرة.
    Kanalizasyonun tamiri bir ömür sürer! Open Subtitles تلك البالوعة استغرقت وقتا طويلا لإصلاحها
    Teyzem bunu tamir edecek kimse bulamadı. Open Subtitles ...أجل حسناً ,عمتي لم تستطع إيجاد أحدا لإصلاحها.
    - Fakat onun tamir etmesine ihityacım var! Open Subtitles - ولكنني احتاج إليه لإصلاحها!
    Sorun her neyse düzeltmek için ne yapmayı düşünüyorsunuz? Open Subtitles أياً كانت هذه المشكلة ما الذي ستفعل لإصلاحها ؟
    Hayır, hayır, hayır. Onları tamir etmesi için Sam'i çağıracağım. Open Subtitles لا، لا، لا، سأجلب سام لإصلاحها
    Aracımızda sorun var ve Elizabeth de onu tamir ettirmek için para harcamak istemiyor. Open Subtitles السيده "إليزابيث" لا تريد إنفاق نقود لإصلاحها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد