ويكيبيديا

    "لإنتاج" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • üretmek için
        
    • üretim
        
    • üretimi için
        
    • üretmek üzere
        
    • yapmak için
        
    • üretilen
        
    • üretimine
        
    • üreticisi
        
    • üretmesine
        
    • salgılayarak
        
    Aynı zamanda, burada modern ürünleri üretmek için birçok imkanımızın olduğunu düşünüyordum, etnik olmayan, daha çok modern ürünler... TED في نفس الوقت، كنت أفكّر، حسناً هناك الكثير من الإمكانيات هنا لإنتاج سلع معاصرة بعيداً عن الإثنية، وأكثر معاصرة
    Fotosentez süreçlerini kullanarak bir yılda tükettiğimiz 30 milyar varil benzinin tekrar üretmek için Dünya'nın tam 500 yıla ihtiyacı var. TED من جهة النمو النباتي الضوئي٬ فإنها تتطلب 500 سنة من ذلك النمو لإنتاج ما نستخدمه٬ أي 30 مليار برميل في السنة.
    İnsanların o eski zamanlarda kırmızı renk üretmek için en etkili yolu bulmaları bize göre hala bir mucize. Open Subtitles ومازال يعجزنا كيف أنه .. في هذه العصور الوسطى إكتشف الناس أن هذه الطريقة الأكثر فعالية لإنتاج اللون الأحمر
    Yenilenebilir enerji kaynakları ve diğer enerji üretim şekillerini de aynı birimlerle ölçebiliriz. TED حسناً، نستطيع قياس مصادر الطاقة المتجددة بنفس الوحدات والأشكال الأخرى لإنتاج الطاقة بنفس الوحدات
    Bu gıda üretimi için ormanları kesmemiz gerekmediği anlamına gelir. TED وهذا يعني أننا لسنا بحاجة إلى قطع الغابات لإنتاج الغذاء.
    Bu organizmalar, daha sonra yakıt veya ilaç üretmek üzere düzenlenebilir de. TED كما يمكن تصميم تلك الكائنات وراثياً لإنتاج الدواء أو الوقود.
    Yani bu 8 fit büyüklüğündeki robotu yapmak için binlerce dolar ve yüklü işgücü harcandı. TED أقصد، الآلاف من الدولارات والكثير من ساعات العمل صرفت لإنتاج هذا الروبوت بثمانية أقدام.
    Ayrıca sahte bir DNA üretmek için yeterli araçlara sahip olduklarını da biliyoruz. Open Subtitles ولدينا فكرة ايضاً عن المعدات التي تحتاجها لإنتاج عينة دي إن ايه مزيفة
    Acı gerçek şu ki sadece tükettiğimiz şeylerin çoğunu boşa harcamıyoruz her yıl aldığımız kıyafetleri üretmek için de çok şey tüketiyoruz. TED والواقع المؤسف يخبرنا أنه بالإضافة إلى ما نهدره في استهلاكنا فنحن نستنفذ الكثير لإنتاج ما نشتريه من ملابس كل عام.
    Bu süreci çok daha çabuk gerçekleştirebilecek, daha hızlı bilgisayarlar üretmek için artık bu programları kullanıyoruz. TED ونحن الآن نستخدم تلك البرامج لإنتاج حواسيب أسرع بكثير بحيث نستطيع إجراء تلك العمليات بسرعةٍ أكبر.
    Böylece bedeni, çok miktarda yeni kemik üretmek için gerçekten de bize yardımcı katalist olarak kullanmış olduk. TED لذا كنا نستخدم الجسم فعلياً كمادة محفزة لمساعدتنا لإنتاج كمية كبيرة من العظام الجديدة.
    Havadan görüntüler, ormanların üç boyutlu bilgisayar modellerini üretmek için de kullanılabilir. TED ويمكن أيضا معالجة الصور الجوية لإنتاج نماذج ثلاثية الابعاد من نماذج حاسوبية للغابات.
    Niçin Henry Ford, siyah renkte olduğu sürece bitirilen herhangi bir Ford arabasını üretmek için seri üretim hattını icat etmek ihtiyacı duydu? TED لماذا كان على هنري فورد اختراع خط إنتاج لإنتاج سيارات فورد التي تأتي في مختلف الأشكال طالما أنها سوداء؟
    Bunun sonucunda da ortaya içilebilir bir çözeltiye dönüşebilen ya da bugün bildiğimiz katı çikolatayı üretmek için kakao yağıyla karıştırılabilecek bir toz çıkmıştı. TED لتبقى البودرة التي يمكنُ مزجها في سائل قابل للشرب أو إضافتها لزبدة الكاكاو لإنتاج الشوكولاتة الصلبة التي نعرفها اليوم.
    İnsanlar 4.000 yıldan fazla bir süredir çimento üretmek için çeşitli tarifler kullanıyor olsalar da, betonun kendisi şaşırtıcı derecede kısa bir ömre sahiptir. TED بينما كان الناس يستخدمون وصفات متنوعة لإنتاج الإسمنت لأكثر من 4,000 سنة، الخرسانة ذاتها لديها عمر قصير بشكل مدهش.
    Yeni ürün ve servisler olabilirdi ama üretim sürecinde yeni bir tarz da olabilirdi. TED ربما تكون منتجات أو خدمات جديدة، ولكن قد تكون أيضاً طرق جديدة لإنتاج تلك المنتجات.
    Gıda üretimi için birtakım akıllıca yollar düşünmek zorunda olacağız. TED يجب علينا أن نفكر لنجد بعض الطرق الذكية جدا لإنتاج الغذاء
    Eğer bunu başarabilirsek beynin düşünce, duygu, eylem ve his üretmek üzere nasıl düzenlendiğini belki de daha iyi anlayabiliriz. TED إذا أمكننا الحصول على ذلك، ربما يمكننا الحصول على فهم أفضل لكيفية تنظيم الدماغ لإنتاج الأفكار والعواطف والأفعال والأحاسيس.
    Biyoteknoloji, müzik gibi hareketli bir iş yapmak için kullanılabilir mi? TED هل تُستخدم التكنولوجيا الحيوية لإنتاج عمل مؤثر كالموسيقى؟
    Bu, altında imzası bulunan çalışan tarafından üretilen iş ürünü ve fikri mülkiyet için kanuni hak sunan oldukça standart bir sözleşme. Open Subtitles انه معيار عادل حيث يلقى بمطالبة قانونية لإنتاج العمل و الملكية العقلية التى صُنعت عن طريق الموظفين الموقعين أدناه
    Teknoloji yemek üretimine daha çok dahil oldukça yemeğin daha güvenli olacağını sanırsınız, daha kirli değil. Open Subtitles والمزيد والمزيد التكنولوجيا ويجري تطبيقها لإنتاج الغذاء انت تظن انها معاناه
    Şu anda, dünyadaki en büyük füzyon enerji üreticisi biziz. Open Subtitles نحن حالياً أكبر شركة لإنتاج الطاقة الاندماجية فى العالم
    Çünkü bu büyüklükte bir yıldızın demirden daha ağır elementler üretmesine yetecek sıcaklığı yoktur. Open Subtitles ببساطة لا يوجد طاقة كافية بالشمس لإنتاج عناصر أثقـل من الحديد
    Pornografinin beyni uyararak endomorfin salgılayarak ağrıyı azaltması mümkün. Open Subtitles من المحتمل أن الخلاعة يمكن أن تكون حافز لإنتاج الإندوفين المقلل للألم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد