ويكيبيديا

    "لإنجاز" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tamamlamak için
        
    • yapmaya
        
    • başarmak için
        
    • getirmek için
        
    • başarı
        
    • halletmenin
        
    • halletmek için
        
    • gerçekleştirmek için
        
    • yapmak için
        
    Bu görevi tamamlamak için özel bir ekibe ihtiyacımız vardı. Open Subtitles كنّا بحاجة إلى فريق خاص لإنجاز تلك المُهمّة
    Buraya eskiden farklı bir anlaşma yapmaya gelmiyor muydun? Open Subtitles ألم تعتادي القدوم إلى هنا لإنجاز بعض الأعمال المختلفة ؟
    Dünya'nın dört bir yanından binlerce insan küresel bir ilki başarmak için toplandılar: İlk kitlesel fonlu hastaneyi inşa ettik. TED تداعى الآلاف من حول العالم لإنجاز ما سيكون الأول عالميا: بنينا أول مستشفى على الإطلاق يبنى بالتمويل الجماعي.
    Diğerlerine olan görevini yerine getirmek için nelerden vazgeçti acaba? Open Subtitles من يعرف أن عليها أن تستسلم لإنجاز واجبها إلى الآخرين؟
    Bunun bir başarı olması için yapmamız gerekip de yapmadığımız ne var? TED وما الذي لم نفعله، لكن يجب فعله لإنجاز هذا النجاح؟
    İnanmayacaksın ama illegal şeyler yapmadan da işleri halletmenin yolu var. Open Subtitles من الصعب الاعتقاد، ولكن هناك طرق لإنجاز الأمور التي لا تنطوي على الأنشطة غير قانونيه
    Şimdi, işi halletmek için bana yirmi litre dizel biraz da yüksek oktanlı benzin lazım. Open Subtitles الآن، لإنجاز العمل أحتاج خمسة غالونات من الوقود وبعض غازولين الأوكتان العالي
    Ayrıca o ilahî amacı gerçekleştirmek için neredeyse yeterli olacak miktarı çoktan taahhüt ettiler. Open Subtitles وتعهدوا بتمويل القضية يكفي تقريبا لإنجاز الغرض الإلهي
    Bir şeyi yapmak için sizden rüşvet istendiğini hayal edin. TED تخيل أن يطلب منك دفع رشوة في حياتك اليومية لإنجاز شيء ما
    Çok net konuştum. İşi tamamlamak için bir gününüz var yoksa sonuçlarına katlanırsınız, dedim. Open Subtitles أوضحتُ بجلاء أنّه كان أمامكم يوم واحد لإنجاز عملكم
    Görevini tamamlamak için ne gerekiyorsa yapacak. Open Subtitles قالت أنها سوف تفعل أياً كان مايستغرقه لإنجاز هذه المهمة
    Bu görevi tamamlamak için iki elini de kullanmalısın. Open Subtitles يلزمك استخدام كلتا اليدين لإنجاز هذه المهمّة.
    Buraya eskiden farklı bir anlaşma yapmaya gelmiyor muydun? Open Subtitles ألم تعتادي القدوم إلى هنا لإنجاز بعض الأعمال المختلفة ؟
    Ve bunu yakalamaya, hakkıyla yapmaya çalışırken bize sadece sınırlı bir zaman dilimi kalıyor. Open Subtitles الوقت أمامنا محدود لإنجاز المهمّة كالمطلوب و تقديرها حق قدرها
    Bunu yapabilmek için şimdi bir kraniotomi için kaydolmanız gerekir. Pek de yapmaya gönüllü olmayacağımız bir şey ancak bu sağda büyük bir cilt iletkenlik yanıtına yol açar. TED يجب عليكم التسجيل للمشاركة في جراحة لحجّ القحف لإنجاز هذا، وهو أمر لن نتطوع لفعله، ولكنه يسبب استجابة كبيرة في موصلية جلد الجزء الأيمن.
    Bazen başarmak için daha çok zaman ve emek sarfetmek gerek. Ya JellyBean yaralanırsa? Open Subtitles حسناً هذا درسك الأول فأحياناً يتطلب منك وقت طويل ومجهود كبير لإنجاز شئ
    Ve bilmen gereken tek şey, buradan çıkmama izin verilmezse başarmak için uğraştığınız her şeyin yok olacağı. Open Subtitles وكلّ تحتاج لمعرفة الآن ذلك إذا لست مسموح للترك، كلّ شيء عملت لإنجاز سيكون مفقود.
    İmkansızı başarmak için bir adam sadece umutsuzluğun olduğu yere umut götürmek için Open Subtitles رجل واحد لإنجاز المستحيل رجل واحد لإعطاء الأمل حيث يوجد اليأس فقط
    Bu planı yerine getirmek için yeterli zaman yok. Open Subtitles ليس هناك وقت لإنجاز تلك الخطة إذا فجرنا البوابة بأنفسنا الآن
    Biz bu vaatleri yerine getirmek için savaşalım. Dünyayı kurtaralım. Open Subtitles الآن دعونا نحارب لإنجاز ذلك الوعد
    Böylesine dramatik bir deneyimden sağ çıkıp ve bu korkunç olaydan olumlu bir sonuç çıkarabilmek gerçekten dikkate değer bir başarı. Open Subtitles أن تقوى على تحمّل تجربة صادمة كهذه، ورغم ذلك تجد الفائدة من تلك الحادثة الشنعاء، إنه لإنجاز مبهر بالفعل.
    Avukat olmadan bunu halletmenin bir yolu yok mu? Open Subtitles حسنًا، هل هنالك طريقة لإنجاز هذا بدون محامين؟
    İçi halletmek için ne gerekirse yaparım, güzelim. Open Subtitles حسناً ، كل ما يتطلبه الأمر لإنجاز المهمة ، يا حبيبتي
    Ayrıca o ilahî amacı gerçekleştirmek için neredeyse yeterli olacak miktarı çoktan taahhüt ettiler. Open Subtitles وتعهدوا بتمويل القضية يكفي تقريبا لإنجاز الغرض الإلهي
    Deli gibi geceden kalmayım ve 101 tane işi yapmak için 3 saatim var. Open Subtitles فلدّي صداع أثر الكحول كالجحيم وثلاث ساعات لإنجاز 101 مهمّة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد