Yerine onları durdurmak için çalışmakla Belki, bize durdurmak için almaya çalışırken olmalıdır. | Open Subtitles | أتعلمان ، ربما نفعل هذا بالطريقة الخاطئة ربما بدلاً من ايقافهم ربما علينا أن نجعلهم يضطرون لإيقافنا |
Evet, az önce adını söyledi. Bizi durdurmak için elinizden gelen her şeyi yapacağınızı da biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أيضاً أنكم ستفعلون كل ما بوسعكم لإيقافنا |
Ya da kristal kalkanı yapmakta bizi durdurmak için. | Open Subtitles | أو لإيقافنا من جمعها معاً في جمجمة البلورات |
Yüksek komutanların dediğine göre, Ruslar ilerleyişi durdurmak için son bir hareket düzenleyecek. | Open Subtitles | القيادة تقول أن الروسيون سيقوموا بمحاولة أخيرة عقيمة لإيقافنا |
Almanlar bizi durdurmak için tüm silahlarını doğrulttular. | Open Subtitles | الألمان وجهوا كل مدافعهم لإيقافنا |
Ve bizi durdurmak için buraya gelmenin bir yolunu bulmaya çalışacaklar. | Open Subtitles | وسوف يحاولون أن يجدوا طريقة لإيقافنا |
Bizi durdurmak için elinden hiçbir şey gelmez. | Open Subtitles | ولا يمكنك فعل شيء، لإيقافنا |
Dibbuk bizi durdurmak için her şeyi yapacaktır. | Open Subtitles | الـ "ديبك " سيفعل كل ما بوسعه لإيقافنا |
Bizi durdurmak için bir yol bulurdu. | Open Subtitles | كانت ستجد طريقة لإيقافنا |
- Bizi durdurmak için yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | . و لايوجد مايُمكنكِ فعله لإيقافنا . (باتيّ) |
- Bizi durdurmak için yapabileceğin hiçbir şey yok. | Open Subtitles | . و لايوجد مايُمكنكِ فعله لإيقافنا . (باتيّ) |
Chata bizi durdurmak için vadiden çıkmak zorunda kalacak. | Open Subtitles | على (تشاتا) الخروج لإيقافنا |