ويكيبيديا

    "لائق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • uygun
        
    • uygunsuz
        
    • düzgün
        
    • yakışıksız
        
    • hoş
        
    • güzel
        
    • dürüst
        
    • doğru
        
    • fit
        
    • uygunsuzdu
        
    • münasip
        
    • nazik
        
    • yakışmıyor
        
    • adamakıllı
        
    • adam
        
    Onu öldürmekle tehdit ettim, ama hiç, nasıl demeli, uygun bir şekilde tanıştırılmadık. Open Subtitles أم.. لقد هددت بقتله.. لكن لم نكن ابدا, مثلما تقول, متعارفين بشكل لائق
    Yani nakamoto satış konusunda uygun olmayan bir şey yaptı mı sizce? Open Subtitles ألم تقم ناكوموتو بعمل أي شيء غير منصف أو غير لائق لإتمام
    Ona sinirlenen ya da uygunsuz davranan bir müşteri olmuş muydu? Open Subtitles هل من زبون غضب منها أو تصرف بشكل غير لائق ؟
    Bunları bana vermenin ne kadar uygunsuz olduğunun farkında mısın? Open Subtitles أتدركين كم هو غير لائق بأن تعطيني أشياء مثل هذه؟
    Tek bir düzgün atım ve yüzlerce alacaklım var. Pek uyumuyorum. Open Subtitles لديّ حصان واحد لائق ، ومئة شخصٍ دائن لا أنامُ كثيراً
    Aynı kişinin benim için televizyon senaryolarının müşterilere uygun olup olmadığına bakması lazım. Open Subtitles نصوص الشبكات لي ويتأكد بحذر بأن عملائنا لا يتم تقديمهم بشكل غير لائق
    Bunu söyleceğimi düşünmezdim, ama bu otobüs durağı için uygun bir davranış değil. Open Subtitles لم اتوقع ان اقول هذا ولكن هذا سلوك غير لائق في محطة الحافلات
    Liam, ben bu genç sevimli hanıma bugünkü ortama daha uygun bir şeyler giydirirken, lütfen sana dediğimi yap. Open Subtitles ليام، من فضلك إفعل كما قيل لك بينما أحصل لهذه الآنسة اليافعة الجميلة على شيئ لائق أكثر لمناسبة اليوم.
    Şerif Yardımcısı. İkinci kişiliğinle uygun bir şekilde tanışmanın zamanı geldi. Open Subtitles أيها النائب، حان الوقت كي تتعرف على نصفك الآخر بشكل لائق.
    Açıkçası, okuldaki bazı insanlar oyun alanında bunu yapmanın, uygunsuz olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles بعض الاشخاص فى المدرسة يظنون هذا شىء غير لائق فعله فى الملعب
    Şöyle ki, bu türden uygunsuz davranışa şahit olmadıkları ve kimseye uygulamadıkları. Open Subtitles يقولون فيها أنّهم لم يشهدوا أبدًا أو شاركوا في فعل غير لائق
    Özür dilerim, evet. Kusura bakma bu uygunsuz bir davranıştı. Open Subtitles متأسف، أجل، أنا متأسف لقد كان تصرّف غير لائق منّي
    İşiniz bittiğinde haber verin ki cesetleri düzgün bir yere kaldıralım. Open Subtitles وأعلميني عندما تنتهين حتّى نستطيع أخذ هؤلاءِ الناس إلى مكان لائق
    - Bunun için çok erken. - düzgün giyinmesini istiyorum sadece. Open Subtitles ـ إنه مبكر على هذا ـ أريدها أن ترتدي شيءٍ لائق
    Karma öğünler, düzgün bir kahvaltıya uyanmak için fazla tembel olan insanlara göredir. Open Subtitles الأكل المهجن هو من أجل الأشخاص الأكسل من الأستيقاظ من أجل إفطار لائق
    "yakışıksız bir şey yapmak için aradı" Her ne demekse artık. Open Subtitles انه شيء يدعى سلوك غير لائق اثا كان ما يعني هذا
    Hayır, bu hiç hoş bir şey değil. Bu iş yüzünden hapse gireceksin. Open Subtitles لا، هذا أمر غير لائق سينتهي بك الحال في سجن النفقات
    Ne paramız olacak ne de yaşayacağımız güzel bir yer. Open Subtitles لن يكون لدينا أموال,أو مكان لائق نعيش به
    Sen de öyle. Bu bölgede asla benden daha dürüst bir ortak bulamazsın. Open Subtitles كان عبئا القيام بالأعمال مع رجل صادق لائق
    aynen böyle ve ruh bizden onu doğru bir şekilde gömmemizi istiyor. Open Subtitles لربما قاموا بدفنه فقط هكذا والروح تريد منا أن ندفنه بشكل لائق
    20-35 yaşları arasında fiziksel açıdan fit bir beyaz erkek arıyoruz. Open Subtitles نحن نبحث عن رجل ابيض لائق جسديا بين العشرينات لبداية الثلاثينات
    Yaptıkların kaba, duyarsız ve gayet uygunsuzdu. Open Subtitles لقد كان غير لبق غير حساس ، و غير لائق بشكل كبير
    Neyin münasip olduğunu ve senin nasıl biri olduğunu öğrenene kadar. Open Subtitles إلى أن إكتشف ما هو لائق حقا و أي صديق أنت كنت
    Biliyorum. nazik bir şekilde halletmem lazım. Yine ters tarafından kalkmış. Open Subtitles أعلم, أريد أن أقوم بالأمر بشكل لائق إنّه في حالة حسنة
    Biliyor musun, tüm bu zor kadın hareketleri sana hiç yakışmıyor. Open Subtitles أتعلمين .. كل هذه الأفعال الصادرة من كتكوتة شرسة هي في الحقيقة غير لائق بكِ
    Duydukların sende adamakıllı bir randevu izlenimini uyandırdı mı? Open Subtitles هل تميّز محادثة موعد لائق, عندما تستمع إليها؟
    1940'dan beri bu ülkede adam akıllı bir animasyon filmi yapılmadı. Open Subtitles لم يُصنع فيلم كرتوني لائق في هذا البلد منذ قرابة الـ1940.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد