Daha önce de denedim ama üze- rinde ses düğmesi gibi birşey yok. | Open Subtitles | حاولت قبلاً ولكن لايبدو أن هنالك زر للصوت عليها |
Herhangi biri yaralanmış gibi görünmüyordu ancak bulunduğum yerden kesin olarak söylemem mümkün değil. | Open Subtitles | لايبدو أن أحدًا قد أصيب, ولكن من الصعب التأكد بسبب مكاني. |
Sparling benim psikolog güçlerime pek güvenmiyor gibi duruyor. | Open Subtitles | لايبدو أن سبارلنغ تثق بكيف أنا كطبيب نفسى أؤدى وظيفتى |
Başkan Bush için Beyaz Saray'daydım, her federal bölüm ve ajansla görüşürken hiçbir planları varmış gibi görünmemelerine işaret ettim. | TED | وكنت في البيت الأبيض للقاء الرئيس بوش ، أجتمع مع كل الوزارات والوكالات الإتحادية، و أشرتُ الى أنّه لايبدو أن لديهم خطة. |
Cihaz arızası gibi görünmüyor. | Open Subtitles | لايبدو أن المشكلة في قراءة المؤشرات |
Kontrol edilecek bir zihin kalmış gibi gözükmüyor. | Open Subtitles | لايبدو أن هناك أى عقل تبقى لأسيطر عليه |
- Başka hiçbir şey düşmemiş gibi ama. | Open Subtitles | حسنا, لايبدو أن هناك شيئا قد اختفى. |
Kararı saklayacak kadar zaman kalmamış gibi görünüyor. | Open Subtitles | لايبدو أن هناك وقت للتكتم على رأيك |
Uzun zamandır kimse yaşamıyor gibi. | Open Subtitles | .لايبدو أن أحدهم كان هنا لبعضِ من الوقت |
Buster Henderson Jofre'nin köşesinden talimatlar yağdırıyor fakat Jofre kalkacak gibi durmuyor. | Open Subtitles | باستر هاندرسون) يهتف بالتعليمات من زاوية) .(جوفري) لكن لايبدو أن يتسطيع النهوض |
Burada kimseler yok gibi. | Open Subtitles | لايبدو أن أحداً موجود هنا. |
- Ne gerek varki? Arkadaşın varmış gibi durmuyorsun. | Open Subtitles | - لماذا تهتمين، لايبدو أن لديك أصدقاء |
Burada bir şey yok gibi. | Open Subtitles | لايبدو أن هناك شيء هنا |
Bana doğru gibi gelmedi. | Open Subtitles | لايبدو أن هذا صحيح بالنسبة لي |
Öğle yemekleri çok gelişmiş gibi durmuyor. | Open Subtitles | لايبدو أن الغداء تحسن كثيرا |
Herhangi bir şey alınmış gibi görünmüyor. | Open Subtitles | لايبدو أن أي شيء قد تم أخذه |
Burada hiç "Herhangi bir" tuşu yok gibi görünüyor! | Open Subtitles | لايبدو أن هناك مفتاح "أي" هنا |